TATİL SENDROMU 1

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Okulların tatile girmesine az bir zaman kaldı ve şu an neredeyse tüm aileler ve öğrenciler bir taraftan dönem sonu imtihan stresini yaşarken,bir taraftan tatil hazırlığı yapmakla meşguller. Dönem sonu imtihanlardan alınacak puanlar  öğrencilerin sınıflarını geçip kayıpsız olarak yola devam etmelerini direk olarak etkileyecek. Bu yoğun sınav temposunun arkasından gelecek  yaz tatilini  sanırım herkes iple çekiyor. ‘Yaz tatilinde ne yapacaksınız?’ sorusuna ise verilen cevapların hemen başında ‘Hiç bir şey yapmayacağım,tüm gün uyuyacağım. Elimi sıcak sudan soğuk suya sokmayacağım.’ yanıtları geldiği gibi, tüm tatillerin aslında amaç cümlesi olan ‘Bütün bir senenin yorgunluğunu ve stresini atacağım.’ cevabınıda çoğunlukla duyuyoruzdur.

‘Tatil’ demek gerçekten hiçbir şey yapmamak demekmi ?Ya da hiçbir şey yapmadığımız zaman stres atmış ve dinlenmişmi oluyoruz ?Bu soruların cevabı psikologlara göre kesinlikle ‘Hayır’. Aksine bu durum insanı daha çok strese sokuyor ve hatta tatil sonrası sendromu dedikleri bir nevi depresyonu tetikliyor. Dolayısıyla tüm bu problemleri yaşanmamasi ve verimli bir tatil geçirilmesi adına izine gidecek tüm ailelere önceden planlanmış bir tatil öneriyoruz.Bu planlamayı yaparken aşağıda sıralayacağımız önerileri dikkate alabilirler ;

1-Ailedeki tüm bireylerin yani eşlerin ve çocukların beklentilerini dikkate alarak bir planlama yapılmalı.sadece babanın isteklerine ve zevklerine göre yapılan bir tatil planlaması evde çatışmaya sebep olabilir.

2- Bu planlamada ailenin tatil hedefi yanında aile bireylerininde tatil hedefleri gözönüne alınmalı ki evde bir huzursuzluk ortamı oluşmasına fırsat verilmesin.

3-Tatilde haftalık zaman planlaması yaparak hangi gün ne yapacağınızı kağıda dökme ,sizin  tatilinizi daha verimli hale getirecektir.

Bunun dışında ; çocuklarımızın eğitim hayatından uzak kalmaması ve dillerinde gerileme yaşanmaması için ailelere büyük görevler düşmektedir. Dolayısıya yolda dinlenebilecek veya izlenebilecek eğitim dilinde cd’ler ve seviyelerine göre okunacak kitapların şimdiden hazırlanması  gerekmektedir.Sadece memleket havalarının çaldığı bir arabada yapılacak yolculuğun çocuklarımızın eğitimine pozitif bir katkısı olmayacağını herhalde söylemeye gerek yok. Tatil için mutlaka yaşına uygun ve içinde yıl boyunca öğrendiği konuları tekrar edebileceğiniz içinde örnek soruları içeren bir kitabın seçilmesi çocuğunuzun eğitimi açısından faydalı olacaktır.

Yaz aylarında herkes dinlenmek istediği için bazen çocuklar ihmal edilebiliyor.Bu da doğal olarak bazı tehlikelere davetiye çıkarabiliyor.Benim de birçok kere şahit olduğum hususlardan bir tanesi; çocuklarımızın yazın gittiğimiz yerdeki ‘Maço Kültürü’nün etkisi altına girmeleri ve bu kültürün tesiri ile davranış sapmalarının meydana gelmesi.Maalesef çoğumuz veya çoğu gurbetçi çocuğu ilk olarak küfür etmeyi,kavga etmeyi,sigara veya alkol içmeyi ya da buna benzer kötü alışkanlıkları yaz tatilinde memlekete gittiğinde kazanmıştır. Bu kazanımda (aslında kayıpta) orada yaşayan ve arkadaşlık kurulan akraba çocuklarının veya diğer çocukların etkisi çok büyüktür.

Hatta çoğu çocuk, yine bu izin döneminde cinsel tacize (tecavüze) uğramıştır. Taciz kurbanı olan çocukların çoğunluklu yaş grubu 4-8 yaş arası değişmektedir. Burada şunuda belirtmekte fayda olduğuna inanıyorum ki çocukların bu konuda söylediklerini veliler dikkate almalı ve ‘Çocuk işte, uyduruyor birşeyler’ dememek lazım. Çünkü çocuklar bu konuda yalan söylemeyi bilmezler.

Hüsnü Can

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.