Saint-Josse Belediyesi’nde, yerel seçimlere, N-VA (Milliyetçi Yeni Flaman İttifakı) partisinden aday olarak katılacak olan Türk kökenli Canan Kır, gazetemize adaylığı hakkında röportaj verdi.
Türklerin yoğun olarak yaşadığı Saint-Josse Belediyesi’nde ilk defa bir Türk kökenlinin N-VA partisinden adaylığını açıklamasıyla birlikte kamuoyunun dikkatini üzerine çeken Canan Kır, bazı çevrelerden gelen olumsuz tepkilere rağmen, seçim kampanyasının startını vermiş durumda. Brüksel Hükümeti Devlet Bakanı Emir Kır ile akrabalık bağları olduğu bilinen N-VA’lı adayın başörtülü bir bayan olması ise ister istemez ilgi odaklarını üzerine çekmiş durumda.
Gazetemize verdiği röportajda, kendi çevresinin ve özellikle kapalı bayanların desteğini şimdiden aldığını söyleyen Kır, adaylığını koyduğu parti ile ilgili olarak N-VA’nın kesinlikle ırkçı bir parti olmadığı dile getirdi ve adaylığı hakkında herkesin merak ettiği soruları cevaplandırarak bazı önemli açıklamalarda bulundu.
İşte Canan Kır ile yaptığımız röportajın ayrıntıları:
Canan Kır kimdir? Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
CK: İsmim Canan Kır, Saint Josse Belediyesinde ikamet ediyorum. Emirdağlıyım ancak doğma büyüme Brükselliyim. Otuz yaşındayım. Sainte Marie okulunda dikiş bölümünü bitirdim. Daha sonra çiçekçilik üzerine meslek okulunu bitirdim. Son olarak çiçekçi dükkanı açtım ve dört yıl boyunca esnaflık yaptım.
Neden siyasete girmeyi tercih ettiniz?
C.K: Siyasete girme nedenim daha çok flaman partilerde ırkçılığı kaldırmak istiyorum. Kapalı bir bayan olarak bunu başaracağıma inanıyorum. En azından bu konuda şansımı denemek istiyorum. Şayet başarırsam bir siyasi karyere sahip olmak istiyorum. Özellikle kadınlar için çalışmak istiyorum. Bu konuda bazı projelerim var. Mesela bir kadınlar için dernek kurma projesi hazırladım. Böylelikle kadınlara yönelik farklı çalışmalar, yardım, destek, Türkiye’den yeni gelen kadınlara, işlerinde sorun yaşayan kadınlara, şiddet gören kadınlara ve yardıma muhtaç ezilmiş kadınlara her konuda yardımcı olmak istiyorum.
Neden N-VA?
C.K.: Çünkü Brüksel’in geleceğini Flamanların elinde gördüğüm için. Ayrıca bu partiyi tamamen kendi alternatifimle girmeyi tercih ettim.
Hedefleriniz nelerdir?
C.K: İnşallah kazanırsam çok farklı hedefler üzerinde yoğunlaşacağız. Özellikle hedeflerimiz arasında en büyük sıkıntı olan emniyetsizliği çözüme kavuşturmak konusu var, çevre düzenlemesi var, sosyal lojmanlar var, park sıkıntılarını çözüme kavuşturmak var ve kadınlara yardım derneği var.
N-VA’nın Türk toplumuna bakış açısı nasıl?
C.K: Türk toplumu N-VA’yı ırkçı bir parti biliyor. Ancak durum öyle değil. Ben partiye ilk gireceğim zaman bana etrafımdan bu partinin ırkçı bir parti olduğu söylendi. Fakat ben partiye girdiğim zaman partinin hiç bir şekilde ırkçı olmadığını gördüm. Ayrıca, N-VA Partisi Türk toplumunu kesinlikle dışlamıyor. Şayet durum öyle olsaydı benim bu partiyle işim olmazdı.
N-VA, parti olarak yabancılara ve yabancı kökenlilere ne gibi vaatleri var?
C.K: Ben partiye ilk girdiğim zaman, yetkililere şu soruyu sordum: “Ben kapali bir bayan olarak bir işe girmek istediğim zaman beni kabul etmiyorlar. Siz bu konuyu çözümlülüğe kavuşturabilir misiniz?”. Kendileri de bana: “Neden olmasın, kapalı bir bayan da başörtüsüyle bir işte çalışabilir çünkü özgürlük budur” diye cevap verdiler. Kısacası, bu parti yabancılara yönelik sorunlar değil, yabancılara faydalı gelecek yeni politikalar üretecek.
Başörtünüz parti içerisinde bir sorun oluşturuyor mu?
C.K: Hayır, hiçbir şekilde sorun oluşturmuyor. Ben partiye ilk girdiğim zaman, yetkililere şu soruyu da sordum: “Benim kapalı bir bayan olmam sizce sorun olur mu”. Onlar da bana sadece gülümsediler ve “Biz ırkçı değiliz ki. İsteyen dilediği şekilde giyinebilir ve istediği şekilde kapanabilir. Biz senin bu tercihine karışamayız. O senin özgürlüğün” dediler.
Siz şu anda başörtülü bayanları mı temsil ediyorsunuz?
C.K: Başörtülü bayanları da temsil ediyorum diğer bayanları da temsil ediyorum. Özellikle başörtülü bayanlar için bazı konularda mücadele vermek istiyorum. Mesela bir başörtülü bayan iş konusunda her zaman ayrımcılığa uğradığını herkes biliyor. Ben bu konu üzerine yoğunlaşmak istiyorum.
N-VA’dan aday olduktan sonra ne gibi tepkilerle karşılaştınız?
C.K: Bazen iyi tepkiler aldım, bazen de kötü tepkiler aldım. Şu ana kadar bana destek çıkan da oldu, çıkmayan da oldu. Desteklemeyenler bana, partimin Flaman ve ırkçı bir parti olduğunu söylediler. Ben de kendilerine hiçte öyle olmadığını anlatmaya çalışıyorum. Ancak şunu da belirtmeliyim ki kapalı bir bayan olduğum için şu ana kadar kapalı bayanlardan genellikle hep olumlu tepkiler alıyorum ve bana “Sen seçime gir, bizler de seninleyiz” diyorlar.
Diğer siyasi adaylardan da size tepki geldi mi?
C.K: Diğer siyasi adayların büyük çoğunluğu benim bu partiden aday olmamı açık bir şekilde istemedi. Özellikle bir siyasetçi var ki benim seçime girmemi kesinlikle istemedi ve benim adaylıktan çekilmem için elinden geleni yaptı. Hatta bana bazı iş tekliflerinde falan bulundu ancak ben hiçbir teklifini kabul etmedim.
Son olarak seçmenlere iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?
C.K: Neticede Saint-Josse Belediyesi’nde yaşayan Türklerin çoğu çocuklarını Flaman okullarına gönderiyor. Artık birçok Türk kolayca iş bulmak için flamanca dilini öğrenmek üzere dil kurslarına gidiyor. Mademki herkes flamancaya yöneliyor, o halde neden Flaman partisine oy atmasınlar.
Röportaj/Foto: Cafer Yıldırımer
Bonjour, je travaille pour le journal Het Nieuwsblad. Est-ce que je peux utiliser la photo sur votre site web pour mon journal?
Oui,biensur,sans probleme