Başkent Brüksel’in en önemli ilçelerinden olan Schaerbeek’te Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan Türk kökenli Sadık Köksal, Rohingya kamplarını incelemek üzere Bangladaş’e bir ziyaret gerçekleştirdi.
Ziyatet sonrası izlenimlerini Yenivatan ile paylaşan Frankofon Liberal Partisi MR’de uzun yıllardır siyaset yapan Sadık Köksal, izlenimlerini aynı partiden olan Belçika İçişleri Bakanı Didier Reynders’e rapor halinde sunacağını söyledi.
Tam bir kaos
Myanmar bölgesinde büyük dramların yaşandığına dikkat çeken Sadık Köksal, “Şu anda bir kaosun içerisinde yaşayan binlerce, hatta yüzbinlerce insan var. Bu sayıyı hiç kimse doğru olarak bilmiyor ancak orada bulunan yerli yetkililerince, son aylarda 800 bin insan fakir komşu ülke Bangladeş’e mülteci olarak geçmişler. Bangladeş ise, o mültecilere kapılarını açmış, belirli yerler tahsis etmiş ve onları bir şekilde katliamdan kurtarmış. Ancak Bangladeş de fakir bir ülke. Bu mültecilere el uzatıyor ancak bu yardım çok kısıtlı. Bu yüzden uluslararası camiada, Birleşmiş Milletler aracılığıyla, gerçekten acil olarak büyük bir yardımın yapılması şart. Bir kere maddi olarak desteklenmesi lazım.” dedi.
Kamplardaki hijyen sorunu
Kamplardanki hijyen sorunlarına dikkat çeken Köksal, konuyla ilgili, “800 bin rakamı çok önemli bir rakam ancak bu rakamın yüzde 35’i küçük yaşta çocuklardan oluşuyor. Dört veya beş metrekarelik küçük bir çadırda bazen 10 kişilik aileler yaşam mücadelesi veriyorlar. Şartlar çok ağır. Bir defa ciddi bir hijyen sorunu var. İçilebilir su yok. Tuvalet ve duş için gerekli tesisatlar bulunmuyor. Kullanılmış sular arındırılmadığı için civarlara akan sular bazı hastalıklara neden olabiliyor. Acilen bu kamplara gider sular için gerekli tesisatların yapılması gerekiyor. Ayrıca biz oradayken yapılan analizlere göre, 11 kişinin AİDS virüsünü taşıdıklarını gösterdi. Bu hastalığın salyadan bile bulaşıcı olduğu biliniyor. Hijyen olmazsa, birçok insana bu tür ölümcül hastalıklar bulaşabilir.” diyerek bilgi verdi.
“Ne olursunuz el uzatın”
Köksal, “O kamplardaki insanların bakışlarında, “Ne olursunuz el uzatın” çağrısını okuyabiliyorsunuz. Biz, insan olarak oraya gittiğimizde, yanımızda götürebildiğimiz yardımları götürdük ve onlara ulaştırdık. Fakat, bu yardımlar elbette yetersiz. Çünkü geçen gün sayısı belirsiz. Allah’tan uluslararası birçok yardım kuruluşu, oraya yardıma gitmiş. Orada farklı ülkelerin temsilcileri de bulunuyor. Türkiye’den TİKA orada ve Kızılay orada Hatta Avusturalya, Kanada ve Kore gibi ülkelerden bile temsilciler var. Ancak bu kuruluşların orada görev yapabilmeleri için Bangladeş hükümetinin onlara yer tahsis etmesi lazım. Bu insanları görünce halimize şükretmemiz lazım çünkü o insanların ne yiyecekleri ne içecekleri ne de doğru düzgün başlarını sokacakları bir barınakları var. Orada hava sıcaklıkları hergün 30’un üzerinde ve yağmur yağmaya başladığı zaman, 24 saat boyunca aralıksız bir şekilde yağıyor. Kurulan kampların hemen hemen hepsi çamurlu bölgelerde.” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı’na rapor
Belçika Dışişleri Bakanı Didier Reyders’e durum hakkında bilgi vereceğini bildiren Köksal, “Zaten onlar uluslararası kamuoyu aracılığıyla bilgiler ediniyor ancak ben kendisine kendi raporumu sunacağım ve Belçika’nın o insanlara daha çok yardım yapması gerektiğini anlatacağım. Avrupa Birliği’ni de bu yönde etkilememiz gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Cafer Yıldırımer
