Rahmân ve Rahîm olan Yüce ALLAH’ın (c.c.) adıyla…
Hamd âlemlerin Rabbi ALLAH (c.c.) içindir. Salât ve Selâm Peygamber efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v)’in âli’nin ve ashâbinin üzerine olsun inşaallah. Amin.
Allâhü Teâlâ kur’an-ı keriminde şöyle buyurdu: “Muhakkak ki ayların sayısı, Allâhü Teâlâ indinde, Cenâb-ı Hakk’ın kitabında, gökleri ve yeri yarattığı günden beri on ikidir. Bunlardan dördü haram olanlardır…” (Tevbe Sûresi, âyet 36)
Resûlullâh Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Receb ayı büyük bir aydır. Allâhü Teâlâ bu ayda işlenen hasenâta kat kat (sevap) verir. Receb ayından bir gün oruç tutan, bir sene oruç tutmuş gibidir (sevap alır.)” (Hadis-i Şerif, Taberânî)
Muhterem Müslümanlar,
Yüce Allah’ın (c.c.) katında bütün vakitler eşittir. Fakat bazı vakitler içinde meydana gelen bir takım hâdiseler ve vuku bulan ilahi tecelliler sebebiyle diğer vakitlerden üstünlük kazanır. Bu yıl 25 şubat 2020 Salı günü başlayacak olan ve “Üç Aylar” diye isimlendirilen Receb-i şerif ayının birinci günü yani Hazret-i Allâh’ın (c.c.) ayıdır insaallah. Peygamber efendimize (s.a.v) ait olan Şabanı şerif ve Ümmet-i Muhammed’e tahsis edilen Ramazan-ı Şerif aylarıda bu müstesna vakitlerdendir. Bu vesileyle bu haftaki yazımızda Yüce Rabbimizin ayı olan mübarek Receb-i Şerif ayından bahsedelim insaallah.
Hazret-i Allah (c.c.) Kur’ân-ı Kerîminde: “Ayların sayısı Allah indinde, gökleri, yerleri yarattığı günkü Allah yazısında onikidir. Bunlardan dördü haram olanlardır.” buyurmuştur.
Receb-i Şerif de bu haram aylardan birisidir. Bu dört aya “haram” denilmesinin sebebi, bu aylarda yapılan isyânın günahı daha şiddetli, ibâdetin sevabı ise daha kıymetli olması nedeniyle diğer aylara nisbetle daha fazla tâ’zim ve hürmet edilmesi lâzım geldiği içindir.
Receb ayının bilinen bir takım isimleri vardır. Bu aya; bol bol rahmeti ilâhi yağdığı için ziyade yağdıran manasına olan “Esab”, şeytanlar taşlandığı için “Recm” ve ta’zîme daha layık olduğu için “Receb” ismi verilmiştir.
Peygamber Efendimizin (s.a.v) bu aya verdiği diğer bir isim ise, sağır manasına gelen “Esam”dır. Bunun sebebi ise şudur: Allâhü Teâlâ, Receb-i Şerîfi huzuruna çağırır ve kullarının amellerinden sorar. Receb-i Şerif ayı ise her defasında cevap vermeyerek susar. Sonunda: “Ey Rabbim! Muhammed Mustafa (s.a.v.) beni Esam diye isimlendirdi. Ben onların sadece ibadetlerini işittim. Günahlarını duymadım” der.
Receb-i Şerifin birinci günü oruç tutanlara 3 senelik, ikinci günü oruç tutanlara 2 senelik, üçüncü günü oruç tutanlara 1 senelik, Üçüncü gününden sonra tutulan oruçların her günü için ise, bir ay oruç tutmuş sevabı verilir.
Bu aylardan istifade etmenin yolunu Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle beyan buyururlar: “Ölüm anında susuzluktan rahat etmeyi, dünyadan iman ile çıkmayı, şeytanın tuzağından kurtulmayı murad ediyorsanız, çok oruç tutarak ve geçmiş günahlarınıza nedâmet duyarak bu aylara hürmet ediniz. Bütün mahlukatın yaratıcısı olan Yüce Allah’ı (c.c.) çok zikrediniz ki, Cennete selamet ile dahil olabilesiniz.”
Bu ay Allahu teala’ya mahsus bir ay olduğu için Allah’ın (c.c.) zâtını bildiren ihlâs-ı şerif suresini (Kul hüvallâhü ehad) çokça okumak lazımdır.
Tutulacak oruçlara, kılınacak namazlara dikkat ederek, bu aylarda Ramazan-ı Şerife ulaşıncaya kadar hazırlık yapılmalıdır. Unutulmamalıdır ki Receb-i Şerif ve Şaban-ı Şerifte kalp makinelerini çalıştıramayan, Ramazan-ı Şeriften hakkıyla istifade edemez. Ayrıca Receb ve Şaban ayları içerisinde Peygamber Efendimizin çokca okuduğu “Ey Allahım! Bizler hakkında Receb ve Şaban aylarını mübarek kıl ve bizleri Ramazana kavuştur” duası çok okunmalıdır.
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Receb ayında çokça istiğfar ediniz. Zîrâ bu ayın her anında Allâhü Teâlâ’nın cehennemden âzâd ettiği kulları vardır. Muhakkak Allâhü Teâlâ’nın (cennette yarattığı) öyle köşkleri vardır ki oraya ancak Receb ayında oruç tutanlar girebilir.” (Hadis-i Şerif, Kenzü’l-Ummâl)
Muhterem Müminler,
Receb-i şerif ayı içinde iki mübarek kandil gecesi bulunmaktadır. Bunlardan birincisi Regâib Kandilidir bir diğeri ise Miraç Kandilidir. İlerleyen günlerde bu iki kandil hakkında daha geniş bilgi vermeye çalışırız insaallah.
Regaib Kandili, Hz. Amine validemizin Peygamber Efendimize (s.a.v) hamile olduğunu anladığı gecedir. Kâinat kendi şerefine yaratılan alemlerin efendisi, hiç şüphesiz Hz. Allah (c.c.) tarafından mahlukata gönderilen en büyük hediyedir.
Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuşlardır: “Recep ayının ilk Cuma gecesinden gafil olmayın. Muhakkak o öyle bir gecedir ki; melekler onu Regâib gecesi diye isimlendirirler.” (Hadis-i Şerif)
Gecenin üçte biri geçtikten sonra yerde ve göklerde bulunan bütün melekler Ka’be-î Muazzama ve çevresinde toplanırlar. Cenab-ı Hak buna muttali olur da: “Ey meleklerim! Dileyin benden, ne dilerseniz, yerine getireceğim”, buyurur. Bütün melekler: “Ya Rab! Senden Recep ayında çok oruç tutanları affetmeni istiyoruz.”, diye niyaz ederler. Cenab-ı Hak: “İsteğinizi kabul ettim. Onları affettim” buyurur.”
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Beş gece vardır ki, bu gecelerde yapılan duâlar reddolunmaz: Cuma gecesi, Receb ayının ilk gecesi, Şâban ayının on beşinci (yani Berat) gecesi, Ramazan Bayramı gecesi ve Kurban Bayramı gecesi.” ( Hadis-i Şerif, Beyhakî)
Bu itibarla; Allah’ın (c.c.) rahmetinin ve bereketinin âlemleri kuşattığı mübarek 3 aylarda ve idrak edeceğimiz kandil gecelerinde siz degerli müslüman din kardeslerimizi gereken hassasiyeti göstererek ve gereken önemi vererek başta Cennet vatanımız Türkiyemizin birliği ve dirliği için, Ümmet-i Muhammedin, âlemi Islâmın hidâyet ve kurtuluşu için beraberce kalben dualar etmeye davet ediyoruz insaallah. Yüce Rabbimiz Cuma günümüzü, Receb-i Şerif, gelecek olan Şabân-ı şerif ayılarımız mübarek kılsın ve bizleri Ramazân-ı şerif ayına ulaştırsın insaallah. Âmin.
Vesselâm.