“Yeryüzüne inen afetlerin sebebi günahlarımızdır”

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Rahmân ve Rahîm olan Yüce Allah’ın (c.c.) adıyla…

Hamd âlemlerin Rabbi ALLAH (c.c.) içindir. Salât ve Selâm Peygamber efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v)’in, âli’nin ve ashâbının üzerine olsun inşaallah.

Hazreti Allah (c.c.) kur’anı keriminde şöyle buyurdu:

Yer o yaman sarsıntı ile sarsıldığı, Yer içindeki ağırlıkları çıkarıp dışarı attığı, Ve insan: “Ona ne oluyor?” dediği zaman. O gün yer, bütün haberlerini anlatır. Çünkü Rabbin ona vahyetmiştir. O gün insanlar, amellerinin karşılığı kendilerine gösterilmek üzere bölük bölük çıkacaklardır. Her kim zerre kadar hayır işlemişse onu görecektir. Her kim, zerre kadar şer işlemişse onu görecektir. (Zilzâl suresi)

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Ve muhakkak Allâhü Teâlâ’nın en çok buğzettiği söz, bir kimsenin diğer birine ‘Allah’tan kork!’ demesine karşılık, diğerinin ‘Sen kendine bak’ demesidir.” (Hadis-i Şerif)

Muhterem Müslümanlar,

Son günlerde dünyada ve Türkiyemizde meydana gelen âfat-ı semâviye yani gökyüzü âfetleri ve âfât-ı araziye yani yer âfetleri, dermânı bulunmayan dertler, amansız hastalıklar, âni ölümler, Yüce Allah’a (c.c.) karşı artan isyan ve küfür, alenen ve âşikar bir şekilde işlenen tüm günahlar, haramlar ve şiddetli zulümler gibi işlenen günahlar sebebiyle yaşandığını ve bu âfetler meydana gelirken ibret alınması, işlediğimiz günahlardan vazgeçilmesi ve bir daha işlememek üzere tövbe edilmesi gerektiğini hatırlatarak bu yazımızı istifadesinize arz ederiz insaallah.

Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki:

“İlim kaldırılmadıkça, zelzeleler çoğalmadıkça, zamanın bereketi kalkıp kısalmadıkça, fitneler çıkmadıkça, öldürme hâdiseleri çoğalmadıkça ve hatta mallarınız çoğalıp vâdi gibi akmadıkça kıyâmet kopmaz.”

Zelzele ve diğer âfetlerin çoğalması dünyâ halkına Allâhü Teâlâ’nın bir vaîdidir korkutmasıdır. Zîrâ Hazret-i Allah (c.c.) İsrâ Sûresi’nin 59. âyet-i kerîmesinde şöyle buyurmuştur: “Hâlbuki biz, o âyetleri Cenâb-ı Hakk’ın kudretine delâlet eden o alametleri ancak âhiret azâbından korkutmak için göndeririz.”

Resûlullah Efendimiz de (s.a.v.) gök gürlemesi hakkında: “Muhakkak o, arz ehli için pek şiddetli bir korkutucudur.” buyurmuşlardır.

Cenâb-ı Hakk’ın kudretine delâlet eden bu dehşetli hâdiselerle arz ehlinin korkutulması, ancak günahlar açıkça işlenilmeye başlanıp herkese ilan edildiği zaman olur.

Hazret-i Âişe (r.anhâ), Peygamber Efendimize (s.a.v.): “Yâ Resûlallah, içimizde sâlih kimseler varken helâk olur muyuz bize azap gelir mi?” diye sordu, Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) de: “Evet, günahlar çoğalıp bir kısmının günahları sebebiyle onları nehyetmedikleri için halkın tamamı helâk olduğu zaman, Allâhü Teâlâ kıyâmet günü niyetlerine göre sâlih olan kimseleri onlardan ayırır.” buyurdular.

Muhterem Müslümanlar,

Ekseriya depremler ilahi bir ikazdır. İslam Âlimleri İki Z olunca üçüncü Z gelir demişlerdir. Yani Zulüm ve Zina çoğalınca Zelzele olur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: “Zina yayılınca depremler çoğalır.” “Günahlar açıktan işlenmeye başlanınca, iyi kötü herkes genel bir azaba maruz kalır.”

Depremler kıyamet alametlerindendir. Buhari’deki hadis-i şerifte Peygamber efendimiz (s.a.v) “Depremler çoğalmadıkça kıyamet kopmaz” buyurulmuştur. Kıyametin ne zaman kopacağı bildirilmedi. Bundan dolayı tövbe kapıları daha henüz açık iken, yol yakın iken işlenen her ne günah olursa olsun, büyük küçük farketmeksizin tövbe etmek, Yüce Allah’tan (c.c.) af ve mağfiret dilemek gerekir.

Peygamber Efendimiz birçok alametleri bizlere haber verdiler: Mehdi (a.s) Peygamber efendimiz (s.a.v)’in torunu gelecek, İsa (a.s) bir Peygamber olarak değil Ümmet-i Muhammedden biri olarak gökten inecek, Deccal çıkacak, Yecüc Mecüc her yeri karıştıracak, Güneş batıdan doğacak, Büyük depremler olacak, Din bilgileri unutulacak. Kötülük çoğalacak, Dinsiz, ahlaksız, kimseler Emir olacak, Allahü teâlânın emirleri yaptırılmayacak. Haramlar her yerde işlenecek, Yemen’den bir ateş çıkacak. Gökler ve dağlar parçalanacak. Güneş ve Ay kararacak. Denizler birbirine karışacak ve kaynayıp kuruyacaktır.

Âfetler İâhi ikazdır!

İnsanların isyandan vazgeçmesi için ilahi bir ikaz olan depremden ibret alınmalıdır. Sel, deprem, kuraklık gibi, ilahi musibetlerin ara sıra zuhur edişi, Allahü teâlânın sonsuz nimetlerine, lütuf ve ihsanına karşı isyanda olanları ikaz mahiyetindedir. Hiçbir nimet ve felaket sebepsiz değildir. Düşünebilenler için nice hikmetleri vardır. Günahların affına sebep olduğu gibi başka hikmetleri de vardır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: “Ümmetim için depremler günahlarına kefaret olur.” Yine başka bir hadis-i şerifte Rasulullah efendimiz (s.a.v): “Allahü teâlâ, depremleri iyilere öğüt, müminlere rahmet, kâfirlere ise azap kılar.”

Bu vesileyle yaşanan felâketlerden korunmanın yolu işlediğimiz günahlardan vazgeçerek tövbe edelim, Yüce Rabbimizden af ve mağfiret dileyelim insaallah. Hazret-i Allah (c.c.) bizleri, Türkiyemizi ve tüm ümmeti Muhammedi her türlü âfetlerden muhafaza buyursun insaallah. Tövbelerimizi kabul buyursun insaallah. Cuma günümüz mübarek olsun. Âmin. 

Vesselâm.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.