“Cep Herkülü: Naim Süleymanoğlu” filminin vizyona girmesi kamuoyunda halteri bir kez daha gündeme taşıdı.
Melbourne’de 1986’da düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası’nda Türkiye Büyükelçiliği’ne sığınarak Türkiye’ye iltica eden Naim Süleymanoğlu dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın girişimleriyle Türkiye’ye getirildi.
Naim Süleymanoğlu’nun Türkiye’ye gelmesiyle halterde yeni bir dönem başladı.
Kariyerinde, üst üste 3 olimpiyat, 7 dünya şampiyonluğu kazanıp, Avrupa şampiyonalarında 7 altın madalya elde eden Süleymanoğlu, 46 dünya rekoruna imza attı.
1988 Seul, 1992 Barcelona ve 1996 Atlanta Olimpiyatları’nda altın madalya kazanarak, halterin olimpiyatlarda güreşten sonra altın madalya getiren branş olarak anılmasını sağladı.
Sporculuğunun son dönemindeki 2000 Sidney Olimpiyatları’nda Süleymanoğlu başarılı olamazken, Halil Mutlu halterde altın madalya getiren isim oldu.
“Cep Herkülü” lakabıyla tanınan rekortmen sporcu, 2004 Atina Olimpiyatları’nda yer almadı. Bu olimpiyatlarda Halil Mutlu, Taner Sağır ve Nurcan Taylan, Türkiye’ye halterde altın madalya getiren son isimler olarak tarihe geçti.
Kariyerinde 46 dünya rekoru kırarken, kendi kilosunun üç katından fazla kaldıran sporcu olarak tarihe geçti.
Spor otoritelerine göre tüm zamanların en iyi haltercisi olarak 1988 yılında Time dergisine kapak olan 10 Türk arasında yer aldı.
Türkiye’ye olimpiyatlarda güreş dışında ilk altın madalyasını kazandıran sporcu olan Naim Süleymanoğlu, 1992 yılında Uluslararası Halter Basın Komisyonu tarafından “Dünyanın En İyi Sporcusu” seçildi.
“Cep Herkülü”, 18 Kasım 2017’de vefat etti.
Türkiye halterde madalya için 12 yıl bekledi
Yunanistan’ın başkenti Atina’da düzenlenen olimpiyatlarda Türkiye, Halil Mutlu, Taner Sağır ve Nurcan Taylan ile altın madalya kazandı.
Bu sonuçların ardından Türkiye 12 yıl boyunca olimpiyatlarda madalyanın uzağında kaldı. 2016 Rio Olimpiyatları’nda Daniyar İsmayilov halterde gümüş madalyayı Türkiye’ye getiren isim olmayı başardı.
Halter branşı, doping skandallarının patlaması sonrasında büyük bir gerileme yaşadı. Olimpiyatlar, Dünya ve Avrupa Şampiyonası’nda derece yapan Türk sporcuların isimleri dopingle anılmaya başladı.
Naim ile Türk halterinin dünyada edindiği saygınlık 2004 Atina Olimpiyatları sonrasında yerini doping skandallarına bıraktı. Türk halteri, Naimleri, Halilleri, Tanerleri ve Nurcanları aradı.
Türk hükümetinin olaylara el koyması sonrasında halterde büyük bir temizlik başladı. Mevcut sporcular, antrenörler ve yöneticiler görevden uzaklaştırıldı.
Dopingle mücadele
Tamer Taşpınar’ın 9 Mart 2013 tarihindeki Halter Federasyonu Genel Kurulunda başkanlığa seçilmesi sonrasında dopingle mücadele başladı.
Başkan Taşpınar’ın kararlılıkla sürdürdüğü doping mücadelesi sonrasında halterdeki kara bulutlar yavaş yavaş dağıldı.
Özellikle yıldızlar ve gençlerin Dünya ve Avrupa Şampiyonası’ndaki başarıları halterin altyapısının sağlam temeller üzerine atıldığını gösterdi.
Tamer Taşpınar, gençlerle 2024 Paris Olimpiyatları’nda Türkiye’nin halterde büyük bir başarı elde edeceğini ve eski günlere dönebileceğini savundu.