2012 yılından bu yana 2 dönemdir Schaerbeek Belediyesi’nde belediye başkan Yardımcısı olarak görev yapan Sadık Köksal, “Şimdi hazırım” diyerek görev almaya hazır olduğunu bildirdi.
Defi listesinde 9.sıradan Brüksel bölge seçimlerine aday olan Sadık Köksal, Yenivatan’a verdiği özel röportajda, Brüksel bölgesinde var olan önemli konuları ele aldı.
İşte söz konusu röportaj:
“Güzel hizmetlerde bulunacağımdan eminim”
26 Mayıs günü vatandaşların üç tane oy kullanacağını hatırlatan Sadık Köksal, “Hem Avrupa Parlamento milletvekillerini, hem federal hükümet milletvekillerini hem de Brüksel bölge milletvekillerini seçecekler. Kısmet olursa ben de o tarihteki seçim günü Brüksel Parlamentosu için milletvekili adayıyım. Yıllardır belediyede farklı görevler üstleniyorum. Önce belediye meclis üyesi olarak altı yıl görev yaptım, sular idaresinde yöneticilik, grup başkanlığı derken daha sonra 6 yıl belediye başkan yardımcılığı görevini yaptım. 5 yıl önceki genel seçimlere ise belediyede yeni görev almamdan dolayı, daha tecrübe kazanmam gerektiğini düşünerek, o seçime katılmadım. Aradan 7 yıl geçti ve şu anki birikimlerimle, donanımla ve tecrübemle şimdi iyi bir milletvekili olacağıma inanıyorum. Olduğum makamda ve olduğum yerde halkımıza vatandaşımıza güzel hizmetlerde bulunacağımdan adım gibi eminim. Kısmet olursa vatandaşımızın bizi desteklemesini talep ediyoruz. Milletvekili olmak veyahut olmamak mesele değil. Asıl mesele seçildiğiniz yerde koltuğunuzu doldurmanızdır. Size verilen sorumlulukları, görevleri layikiyle yerine getirmek, ayrıca hem size destek veren toplumu en iyi şekilde temsil etmek hem de vatandaşlarımızın günlük hayatını etkileyecek olan kararları yakından takip edip onları da vatandaşlarımızın beklentisi doğrultusunda karar vermek önemlidir.” diye konuştu.
“Liseyi terk edenler işsiz kalıyorlar”
İşsizik konusuna değinen Köksal, “Öncelikle herkesin bu dönemlerde en büyük sıkıntılardan bir tanesi işsizlik. Gençlerimiz ilkokulu mezun olduktan sonra ortaokulu veyahut liseyi terk edenin yüzde 25’i diplomasız kalıyor ve maalesef ellerinde bir meslekleri olmadan iş aramaya başladıkları zaman tabii ki, daha çok zorlanıyorlar. Bunun yanı sıra eğitim yapmamış arkadaşlarımız ve gençlerimize Brüksel bölgesinde istihdam sağlanan belirli sektörler var. O sektörlerde de, onları eğiterek, eğitim vererek, onların meslek sahibi olmalarını sağlayabilmek ve onlara uzun vadede geleceklerini garanti altına almaları çok önemli.” dedi.
“Kaliteli eğitim için sınıflar küçülmeli”
Eğitim konusuna da değinen Köksal, “Eğitim derken öğretmenlerimizin de görevleri çok önemli burada. Onları da desteklememiz lazım. Çünkü şu an Frankofon topluluğunda öğretmen olarak göreve başlayan ilk 5 yıldaki yüzde ellisi istifa ediyor. Bazıları için belki öğretmenlik doğru meslek olmayabilir ama bazıları da gerçekten mesleklerini seviyorlar ama sorunlarına yeterince kulak verilmiyor. Onlara gereken desteklerin verilmesi lazım. Şu an Brüksel bölgesinde bir nüfus patlaması var. Schaerbeek belediyesi olarak yeni okullar açtık ve açmaya da devam ediyoruz. Birkaç tane projelerimiz daha var. Bazı okulların ise kapasitelerini büyüttük. Ama en önemlisi okullarda ve sınıflarda hizmet kalitesinin artırılması lazım. Bunun için de sınıfların küçültülmesi gerekiyor. 25 kişilik sınıflarda öğretmenin her öğrenciyle ilgilenmesi kolay olmuyor. Her öğrencinin ise evde aldığı aile eğitimi ve evde aldığı birikimi okula geldiklerinde yetmeyebiliyor. Öğrenciler arasında da bir eşitsizlik söz konusu. O arayı kapatabilmek öğretmenin görevi değil. Burada velilerimize de büyük görevler düşüyor. Anne ve babaların çocukların derslerinde yardımcı olmaları çok önemlidir.” şeklinde konuştu.
“Emniyet güçlerinin sürekli artırılması lazım”
Brüksel bölgesinde sürekli güvenlikten bahsedildiğine dikkat çeken Sadık Köksal, “Günümüzde maalesef bazı mahallelerde tatil dönemlerinde veyahut başka zamanlarda hırsızlık olayları yaşanıyor. Evlere girenler, çatıdan girenler, kapının alt kısmını keserek girenler oluyor. Emniyet güçlerinin sürekli artırılması lazım. Kamera sistemleri belediye nezdinde var ama emniyet müdürlüklerinde federal hükümet aracılığıyla da daha çok maddi destek sağlanması gerekiyor ki, onlar da mevcut kadrolarını artırabilsinler. Biz kendi üzerimize düşeni yaptık ve belediyemizde emniyet kadrosu neredeyse yüzde yüze yakın. Bazı bölgelerde aynı şekilde değil maalesef. Güvenlik tedbiri dediğimiz zaman ise bizde güvenlik görevlilerimiz de var. Bütçeler imkan verdikçe o görevlere yeni personel alıp onların asayişi sağlamaları ve tedbir alma açısından vatandaşlarımızı bazı konularda uyarmaları önemlidir.” diye konuştu.
“Schaerbeek’te hala bir metro yok”
Schaerbeek belediyesi olarak Belçika’nın en büyük altıncı nüfusuna sahip olduklarının altını çizen Köksal, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Brüksel bölgesinde ise ikinciyiz. Ama maalesef Schaerbeek’te hala bir metro yok. 5-10 yıldır bahsediliyor ve son çalışmalar başlatıldı, seçim öncesi halk yoklaması başlatılacaktı ama Brüksel bölge hükümeti bu yoklamayı askıya aldı ve seçimden sonraya bıraktı. Her konuda sürekli zaman kaybediyoruz. Brüksel’de olsun Belçika’nın genelinde olsun prosedürler ağır ve çok zaman alıyor. Bu şekilde bir altı ay veyahut bir yıl yine attık. Ama Brüksel bölgesinin metro hizmetini, 4 tane yeni ağ açıp Brüksel’in A notkasından B noktasına rahatlıkla ulaşabilmek lazım. Bunları sağlamadıktan sonra vatandaş tabii ki, arabasından vazgeçemez. Araba lüks değil ama bir ihtiyaç. Yani arabaya karşı bir politika uygulamak yanlış. Öncelikle toplu taşıtın vatandaşların ihtiyaçlarını karşılaması ve gerekli bütçelerin de STİB’e aktarılabilmesi lazım.”
“Helal et kesimi”
Helal et kesimine de değinen Köksal, “Brüksel bölgesinde yaşadığımız için biz Türk Müslümanları olarak İslam usulüne uygun helal et kesimi konusu var. Şu an konu mahkemeye intikal ettiği için mahkemeden dönüş bekleniliyor. Ama her halükarda konu ne olursa olsun Brüksel Parlamentosu’na bu konu taşındığında ben de o konuyu takip edip, Belçika yasalarının belirtmiş olduğu gibi herkesin dinini özgürce uygulayıp yaşayabilmesi gerektiğini ifade edeceğim.” dedi.
Cafer Yıldırımer