Niğbolu Muharebesi, 25 Eylül 1396 tarihinde, Osmanlı ordusu ile Haçlı ordusu arasında yapılan ve Osmanlıların kesin zaferiyle sonuçlanan bir muharebedir.
Muharebe, Osmanlı Devleti’nin yükseliş döneminde, Yıldırım Bayezid döneminde gerçekleşmiştir. Haçlı ordusu, Fransa kralı VI. Charles’ın liderliğinde, Macaristan kralı Sigismund’un da desteğiyle kurulmuştur. Haçlı ordusu, Osmanlı Devleti’nin Balkanlar’daki ilerlemesini durdurmak ve İstanbul’u ele geçirmek amacıyla harekete geçmiştir.
Muharebe, Niğbolu şehrinin yakınlarında, Tuna Nehri’nin kıyısında gerçekleşmiştir. Osmanlı ordusu, Haçlı ordusunu sayıca az olmasına rağmen, başarılı bir taktikle yenmiştir. Haçlı ordusunun büyük bir kısmı, Osmanlı ordusuna teslim olmuştur.
Niğbolu Muharebesi’nin sonuçları şunlardır:
- Haçlı hareketi, Osmanlı Devleti karşısında büyük bir yenilgiye uğramıştır.
- Bulgaristan tamamen Osmanlı Devleti’ne geçti. Eflak ve Boğdan Osmanlı üstünlüğünü tanıdı.
- Balkanlarda güvenliği sağlayan Yıldırım Bayezit, Anadolu’da Türk siyasal birliğini sağlamak için harekete geçti.
- Osmanlı’nın Avrupa üzerindeki baskısı arttı. Avrupa, uzun bir süre Osmanlı Devleti’ne yeni bir Haçlı saldırısı düzenleyemedi.
- Abbasi halifesi Yıldırım Bayezid’e Sultanı İklimi Rum (Anadolu’nun sultanı) unvanını verdi.
Niğbolu Muharebesi, Osmanlı Devleti’nin yükseliş döneminde önemli bir dönüm noktasıdır. Muharebenin ardından, Osmanlı Devleti, Balkanlar’da önemli bir güç haline gelmiştir.
Savaş sonrası
Niğbolu savaşında Türkleri ilk defa tanıyan ve Yıldırım Bayezid’in kumandanlığına ve kahramanlığına hayran kalan Korkusuz Jean, esaretten kurtulursa bir daha Türklere kılıç çekmeyeceğine dair yemin etmiştir. Fidye karşılığında serbest kaldıktan sonra Yıldırım Bayezid kendisini çağırarak: “Ettiğin yemini sana iade ediyorum. Aksine eğer şerefini koruyan bir adam isen silahını al ve Hristiyanlığın bütün kuvvetlerini aleyhime topla. Böylece bana kazanmak için yeni fırsatlar tanımış olursun. Zira ben ancak Allah’ın dinini yaymak ve Onun rızasına kavuşmak için dünyaya Cihad yapmaya gelmişim.” demiştir.
Çok sonraları Timur, Ankara Savaşı’nı kazandıktan sonra Avrupa hükümdarlarına elçiler gönderecek ve onların yenemediği Bayezid’i kendisinin yendiğini övünerek bildirecekti.
Devrin Osmanlı tarihçileri Niğbolu Savaşı’nı önemli bir olay olarak görmemişler, çok kısa bir yer vererek sıradan zaferlerden birisi gibi tasvir etmişlerdir. Osmanlı tarihçiliği, Bayezid’in Timur karşısında yaşadığı Ankara Savaşı’ndaki hezimete daha geniş yer vermiş ve etkisi uzun süre hissedilen çok daha önemli bir olay görmüşlerdir.