Merhaba Yeni Vatan’ın değerli okuyucuları, bu ayda dopdolu sizlerin huzurundayız. Kadınlar günü, Çanakkale Zafer Haftası, Nevruz kutlamaları derken koskoca ayı geride bıraktık. Bu ay içerisinde Belçika’da yaşanan olayları gazetemizin sayfalarından okuyacaksınız. Eğitim, Kültür Sanat,Sağlık gibi önemli konularındaki yazılarıyla gazetemize katılan yeni yazarlarımız Abdulkadir Kara, Sevim Ünal, Hüsnü Can’a buradan hoşgeldiniz diyerek başarılar diliyorum.
Evet sevgili okuyucular Topakev Media vzw çatısı altında Bir yılda “YeniVatan” markasını Belçikalı Türkler arasında tanımayan kalmamıştır. Bir yıl önce www.yenivatan.be internet sitesi ni , devamında ise “YeniVatan Belçika” Gazetesini okurlarımızın hizmetine sunarak Belçika yerel medyasına renk ve heyecan getirdiğimizi düşünüyorum. Sizlerden gelen iyi veya kötü eleştirileri değerlendirerek, şımarmadan tüm gayretimizle Belçika’da sizlere Türkçe Haber ulaştırmanın tatlı yorgunluğunun verdiği huzurla çalışmalarımıza ilk günün heyecanı ile devam edeceğiz.
Nice Senelere YeniVatan
Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından, Avrupa’da Türkçe yayın yapan medya kuruluşlarını bir araya getirerek aralarındaki iletişimi güçlendirmek, sorunlarını yerinde tespit etmek, Avrupa’daki Türk medya potansiyelini ortaya koymak, Türkiye’de medya alanında faaliyet gösteren kurumların üst düzey yetkilileri ile tanışma ve görüş alışverişinde bulunma, Avrupa’daki Türk medyasının sorun ve beklentilerini doğrudan iletme imkanı sağlayacak olan söz konusu medya buluşmasına YeniVatan ekibi olarak katılıyoruz. Bu toplantı ile detaylı haber ve yorumlarımızı önümüzdeki sayıda sizlerle paylaşacağız.
ESAS GÜNDEM
Belçika’daki ekonomik sıkıntıkların yanı sıra peşpeşe Türk girişimciler tarafından açılan işyerleri ayrı birer gurur kaynağımız. Ancak Belçika’da yaşayan Türklerin asıl meselesi anadilimiz kadar yaşadığımız ülkenin anadillerini, yaşam tarzlarını, hayat felsefelerini, Eğitimlerini yeterince anlayamamaktan dolayı ortaya çıkmaktadır. Asıl mesele entegrasyon, katılımcılık, seçme-seçilme, mülkiyet ve yaşama haklarıdır. Avrupa da yaşayan Türklere öncelikle bu kavramlar yetkili makamlar ve STK lar tarafından bilinçli bir şekilde verilmelidir. 3 ve 4 nesiller mutlaka eğitimlerine çok özen göstermeli hem Türk-İslam kimliğini hem de yaşadıkları ülke kültürünü öğrenmeli ve üniversite eğitimi almış aranan,kalifiye ve kaliteli insan olarak hayata atılmalıdır. Bu konu da en büyük engelde maalesef Belçika devletinin politikası olarak Türk ya da diğer azınlıkları varoş ve dar çevre kültürü ile sınırlamak istediği yaşam bölgeleridir.Bu bölgelerden çıkarak dışarda devam eden hayatı ve gerçekleri insanlarımıza yaşatmamız gerekir.
Kısaca temel hedefimiz
“Alt Kimlik değil eşit vatandaş olabilmektir.”
