1 Kasım 2015 tarihinde yapılacak Genel Seçim çalışmaları için Belçika’da bulunan Milliyetçi Hareket Partisi Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak, Belçika Türk Federasyonu genel merkezinde yaptığı konuşmada, 7 Haziran seçimlerine değindi.
Haziran’da yapılan seçimlerden sonra yaşanan süreci değerlendiren Afyonkarahisar Milletvekili, AK Parti ile yapılan görüşmelerin sadece üç aylık geçici hükümet için olduğunu ifade ederek, bir erken seçimin planlandığını iddia etti.
Kendileriyle yapılan ancak çok kısa süren görüşmelerden sonra basın tarafından halka yanlış bilgiler yansıtıldığı için tepkisini de gösteren Parsak, MHP olarak hiçbir zaman kimseye şart koşmadıklarını ancak her zaman dört tane önemli hassasiyet üzerinde durduklarını açıkladı.
Toplantı öncesi, yürüttükleri çalışmaların kısa bir değerlendirmesini yapan Belçika Türk Federasyonu Başkanı, yaptığı konuşmada, “1 Kasım seçimleri çerçevesinde Sayın Genel Başkanımızıntalimatları doğrultusunda yurt dışındaki vatandaşlarımıza Türkiye’de yaşanan olayları ve yaşanan siyasi ve ekonomik sıkıntıları anlatmak ve vatandaşlarımızla kucaklaşmak üzere Avrupa genelinde görevlendirmiş olduğu milletvekillerinden Afyonkarahisar Milletvekili Sayın Mehmet Parsak beyle beraber Belçika’da çalışmalarımızı sürdürüyoruz” ifadelerine yer verdi.
“Milliyetçi Hareket Partisi’yle hükümet kurmak istiyorsanız, biz elimizi değil, gövdemizi taşın altına koymaya hazırız ama 7 Haziran’dan bu yana hep şart kavramı kullanılıyor” diyen Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak, hiçbir zaman şart kavramını kullanmadıklarını ancak hep kırmızı çizgilerinden, ilkelerinden, maddelerinden söz ettiklerini dile getidi.
“MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ’NİN DÖRT HASSASİYETİ”
Milliyetçi Hareket Partisi’nin dört tane önemli hassasiyete sahip olduğu belirten Mehmet Parsak, konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü:
“Bir, bu çözüm süreci dediğiniz çözülüş sürecinden ihanet sürecinden behemahal vazgeçeceksiniz. Bu Milliyetçi Hareket Partisi’nin menfaatine olan bir şey mi? Değil. İki, 17-25 Aralık başta olmak üzere tüm yolsuzluklara hesap sorulacak. Yolsuzlukla mücadele edilecek. Bunda bir sıkıntı var mı? Neresi kötü bunun? Ya da Milliyetçi Hareket Partisi’nin doğrudan doğruya menfaatini temin eden bir şey var mı bunda? O da yok. Üç, Cumhurbaşkanı Anayasal konumuna çekilecek. Altını çizerek ifade ediyorum. Yerin dibine girecek, göğün yedi kat üstüne çıkacak demiyoruz. Anayasal konumu sınırlarına çekilecek. Şimdi Belçika’da yaşıyoruz. Belediye başkanlığında temsilcilerimiz var. Burada milletvekillerimiz var, bakanımız var. Bu insanlara, bunlarla ilgili kanunlara uygun davranacaksınız diye bir şart koşuluyor mu? Koşulmuyor çünkü zaten buna uymak zorundasınız. Ama Sayın Cumhurbaşkanı seçildiği andan itibaren pekçok defa Anayasayı çiğnediği için biz bunu bir hassasiyet bir kırmızı çizgi olarak ifade ettik. Tekrar altını çizerek söylüyorum. Anayasa’daki yetkilerin kullanılmaması değil. Yerin dibine batırılması değil. Anayasa’daki sınırlarına çekilmesini hassasiyet olarak ortaya koyduk. Dördüncü kırmızı çizgimizde, Anayasamızın ilk dört maddesinin tartışma konusu yapılmaması.”
Haber/Fotoğraflar: Cafer Yıldırımer