14 Ekim 2012 tarihinde yapılacak yerel seçimlere Schaerbeek’ten katılacak olan önemli isimlerin başında gelen Brüksel Bölge Milletvekili ve aynı zaman Schaerbeek Belediye Meclis Üyesi Emin Özkara bu seçimlerde hedef büyüttü.
Kendisiyle yaptığımız seçim özel röportajında, Türk kökenli bir siyasetçi olarak Schaerbeek Sosyalist Parti listesinde dördüncü sırayı alarak bir ilki gerçekleştirdiğini ve bunun bir tesadüf olmadığını söyleyen Milletvekili Özkara, Sosyalist Partisi olarak Schaerbeek Belediyesi’nde tarih yazmak istediklerini dile getirdi. Röportajın sonunda seçmenlere verdiği mesajda ise “Elinizi vicdanınıza koyup öyle oy verin” dedi.
İşte Emin Özkara röportajı:
Emin Özkara Kimdir?
E.Ö.: 1974 Emirdağ doğumluyum. Evli ve iki çocuk babasıyım. İnşaat ve bayındırlık bölümü üzerine Saint Luc’de yüksek okul okudum. Siyasete 1999 yılında atıldım. 2000 yılında Schaerbeek Belediyesi’ne meclis üyesi olarak girdim. 2004 yılında en genç milletvekili olarak bölge milletvekili oldum. 2006 yılında tekrar mecli üyeliğine seçildim. Baktığımız zaman 625 oy ile başladım fakat 2006 yılında 2400 oya ulaştım. Muhalifte meclis üyesi olmama rağmen bu potansiyelimi halka yaptığım hizmetlere borçluyum. 2009 tekrar bölge seçimlerinde tekrar bölge milletvekilliğini kazandım. Şimdiki yerel seçimde de partim bana özgüvenini gösterdi. Schaerbeek’te sosyalist partisi ilk defa bir Türk kökenli olan bendenizi listenin en tepesine yani dördüncü sırasından aday olarak gösterdi. Tabi bu şimdi benim için önemli bir yük ve görev çünkü bunun önemini anlıyorum ve bu yüzden ben değerli arkadaşlarım olan Halis Kökten ve Hasan Koyuncu ile beraber bir yola çıktık çünkü başarıyı biz beraber sağlamayı amaçlıyoruz.
Bu seçimlerde hedefleriniz nelerdir?
E.Ö.: Biliyorsunuz ki Schaerbeek Belediyesi’nde hedefler her zaman büyüktür. İlk defa Sosyalist Partisi olarak şu an, meclis içerisinde 14 tane meclis üyesi ile en büyük parti konumundadır. Hedefimizi Schaerbeek’te Sosyalist Partisi olarak tarih yazmak ve Schaerbeek’in iktidarını ve kaderini değiştirmek. Çünkü 12 yıldır meclis üyesiyim ama maalesef Schaerbeek Belediyesi’ne baktığım zaman fazla bir değişim göremiyorum. Schaerbeek Belediyesi’nde iktidarda olan arkadaşların ve partilerin vatandaşlarımıza hizmet anlayışı farklı. Biz, Sosyalist Partisi olarak bizim hizmet anlayışımız daha farklı. Biz, gelecek günlerde ve haftalarda vatandaşlarımıza gidip bu konularda bizim yapmak istediklerimizi anlatacağız. Kesinlikle diğer partilerin adaylarıyla bizim hiç bir sorunumuz yok. Biz sadece kendi partimizin programını anlatacağız. Çünkü on iki yıldır iktidarda olan arkadaşların hizmetleri ve çalışmaları mutlaka olmuştur. Fakat bizler Sosyalist Partisi olarak bugüne kadar yapılan mevcut çalışmaları az buluyoruz. Schaerbeek gibi bir belediye daha layık hizmetler hak ediyor. Çünkü 130.000 kişilik bir belediyede esnafların sıkıntıları, vatandaşların sıkıntıları, eğitim, temizlik, güvenlik gibi konularda çok önemli işler yapılması gerekiyor. Bu konularda Schaerbeek’in kesinlikle Sosyalist Partiye ihtiyacı vardır. Çünkü Sosyalist Partisi bölgede olsun, Federal Hükümette olsun iktirları elinde bulunduruyor. Maalesef Schaerbeek Belediyesi’nde iktidarı 2006 yılında kıl payı kaçırdık çünkü Ecolo Partisi son dakikada sözleşmeyi bozmuştu.
Seçildiğiniz takdirde projeleriniz?
E.Ö.: Biliyorsunuz ki 12 yıldır siyaset yapıyorum ve her seçime giriyorum. Bugüne kadar çalışmalarımı hep tek başına yürüttüm. Bu konularda çok deneyimliyim. Zaten iki dönemdir milletvekiliyim, on iki yıldır belediye meclis üyesiyim ve polis meclisindeyim. Bunlar bana çok deneyim ve tecrübeler kazandırdı. Bugün görürsünüz ki bölge parlamentosunda Sosyalist Partisi milletvekilleri arasında en iyi çalışanlar birisi benim. Bunlar hep söylediğim gibi deneyim ve tecrübelerle oluyor. Şunu da unutmamak lazım. Biz siyasete atıldığımızda deneyimlerimiz ve tecrübelerimiz yoktu. Ayrıca bize yol gösterenlerde olmadı. Bugün biz listede bulunan Türk kökenli arkadaşlarla bir yola çıktık ve stratejilerimiz var. Beraber el ele verdik ve çalışmalarımız bu şekilde yapıyoruz. Schaerbeek’te yaşayan vatandaşlarımız çok daha güzel şeylere layık. Biz ekip olarak birçok projeye imza atmak istiyoruz. Mesela ilk projelerimizden bir tanesi herkesin şıkayetçi olduğu park sorunu. İktidara geldiğimiz takdirde belediye ile birlikte çalışan söz konusu şirketin anlaşmasını iptal etmek istiyoruz. Çünkü özel sektör için ilk hedef her zaman hizmet meselesi değil para meselesi öncelik alıyor. Bizim öncelikli hedefimiz ise her zaman hizmettir. Bunun yanında herkesin yakındığı meselelerin başında gelen park, eğitim, temizlik gibi meseleler önceliklerimiz. Ayrıca fransızca konuşamayan vatandaşlarımız belediye binasına gittikleri zaman orada çalışan memurlara sorunlarını dile getiremiyorlar. Biz ise bu tür insanlara yardım etmek amacıyla bazı kolaylıklar sağlamayı istiyoruz. Schaerbeek’te iki bin sekiz yüz tane küçük esnaf var. Bunun yüzde sekseni yabancıların elinde. Bir vatandaş esnaflığa atılmak istediği zaman prosedürler çok uzun sürüyor. Bunun yanı sıra esnafları işlerinden bezdiren mantıksız kontroller çok fazla oluyor. Bir mekana kontrol baskını olduğu zaman en azından 15 polis gidiyor. Biz kontrol olmasın demiyoruz. Kontrol olsun ama akıllı ve mantıklı kontrol olsun. Esnafları tiksindirecek şekilde olmasın.
Sosyalist Parti’nin Türklere bakış açısı?
E.Ö.: Ben Sosyalist Parti’ye 2002’de üye oldum. Biliyorsunuz daha önce bağımsız olarak meclis üyeliğine seçilmiştim. Neden Sosyalist Partisi’ni seçtim? Diğer partilerden teklifler gelmesine rağmen ben Sosyalist Partisi’ni seçtim. Bana göre Sosyalist Partisi Belçika’da yaşayan yabancılara yönelik en yakın partidir. Bugün yabancılara verilen haklar Sosyalist Partisi sayesinde olmuştur. Bizim partide siyaset yapan yabancı kökenliler daha iyi yerlere gelebiliyorlar. Ancak diğer partide bulunan yabancı kökenliler istedikleri yerlere gelemiyorlar. Onlar sadece belli yerlere kadar yükselebiliyorlar. Ondan sonra yükselemiyorlar. Çünkü o insanlar o partilerde sadece oy çekmeye yarıyorlar. Burada biz parti olarak diyoruz ki Sosyalist Partisi’nde ne kadar güçlü Türk kökenli adaylar olursa, ne kadar bilinçli arkadaşlar olursa, parti içerisinde lobiliciliği de elde edebiliriz. Bunlar iki veya üç günde olacak şeyler değil. Bunlar yıllar süren çalışmalar sayesinde olacak şeyler.
Seçmenlere vermek istediğiniz mesaj?
E.Ö.: Bize şimdiden destek veren vatandaşlara ve esnaflara teşekkür etmek istiyorum. Çünkü hakikaten bize şu anda destek veren çok insan var. Afişlerinizi getirin asın diyen çok insan var. Her gittiğimiz yerde çok iyi karşılanıyoruz. Son olarak seçmenlere şü mesajı vermek istiyorum. Mutlaka ama mutlaka sandıklara gidin ve oylarınızı akıllı kullanın. Elinizi vicdanınıza koyun ve kullanın. Burada sadece hemşericilik, akrabacılık ve arkadaşcılık değil de hakikaten bu topluma hizmet edecek, bu işlerden anlayan siyasetçilere oy kullansınlar. Biliyorsunuz ki birçok aday adayları var ancak bu adaylara siyasete girmeyin deme lüksüne kimse sahip değildir. Neticede demokratik bir ülkede yaşıyoruz. Fakat bu adaylara da başarılar diliyorum. Bu seçmen unutmasın ki atacağı oyla gelecek altı yılı belirleyecektir. Bu yüzden yerel seçim çok önemlidir. Şayet seçmen iktidardan memnunsa o yönde, memnun değilse bize kullansın. Neticede bizim kadromuz genç, dinamik, eğitimli ve deneyimli siyasetçilerden ibarettir.
Röportaj / Foto: Cafer Yıldırımer – Şükrü Sağlam