Yücel Kahraman röportajı:
“2015 yaz sonu Avrupa yeni asrın en büyük insan göçüyle yüzleşirken Avrupalının iki yönünü de görmüş olduk. Bir yandan mültecilerin Avrupa’ya gelmelerini istemeyenler bir yandan da mültecileri hoş karşılayıp, yardım edenleri gördük.” Belçika Limburg Beringen’de emlakçılık ve Open VLD partisinde aktif siyaset yapan Meral Özcan ile son aylarda mülteciler için yaptığı girişimler hakkında özel röportaj yaptık.
– Siz de tüm dünya Avrupalı’ya karşı oluşmuş ön yargıyla mı bakıyordunuz mülteciler gelirken?
Son aylarda mülteciler için yaptıklarını görünce Flamanlardan beklemediğim tavrı gördüğümü söyleyebilirim. Son yıllarda İslam terörü Avrupalılarda Müslümanlara karşı çok anti pati yarattığını izledim. Gelen mülteciler de Suriye’den müslümanlar olunca Avrupalıların yardımda yarıştıklarını bire bir yaşadım. Bu durum bende insanlık açısından umut yarattı ve birlikte yaşamın mümkün olduğunu ispatladı.
– Bu yıl mülteciler için çok uğraş verdiniz. Tam olarak nasıl başladı yardımlarınız?
Yaz sonunda Avrupa’ya doğru yaya gelen mülteci haberleri bende de bir kıvılcım oluşturdu, insanlık vazifesini yerine getirmek istedim ve birkaç arkadaşla oturup, kendimiz neler yapabiliriz diye düşündük. Ekranlarda çocukları görünce onlar için yardım kampanyası başlattık ve facebook’ta herkesin katılması üzere çağrıda bulunarak çocuklar için yardım malzemeleri istedik. Sayfam çok ilgi görünce yerel gazeteler beni aradı ve bunu haberlere taşıdılar.
İlk önce yardım malzemelerini evimde topluyordum fakat talep o kadar çoğaldı ki, başka bir depo aramaya başladık. Sağ olsunlar komşularımdan oto tamirci “Garaje Dağo” hemen bu konuda yardımcı oldu. O kadar çok Flaman kapıma geldi ki, ben bile şaşırdım, çünkü sadece çevremdeki Türklerden yardım bekliyordum. Emlakçılık mesleğim ve siyasette aktif rol almam çevremi genişletti. Bu sayede de yardım etmek isteyen bir çok kişiye ulaşabildim.
Hemen o günlerde Türkiye’de sahile vuran küçük Aylan Kurdi’nin görüntüleri televizyonlarda ve sosyal medyada çığ gibi yayıldı. O gün yardımları görüntülemeye gelen bir televizyon muhaberi bana Aylan Kurdi’yi sorunca kendimi tutamadım, çok duygulandım ve ağlamaya başladım. Bunu sakın yayınlamayın diye ricada bulunsam da haberlerde görüntülendim. Akabinde yardımlar çoğaldı ve ikinci depo aramaya başladık. Beringen Türk futbol kulübü Türkse FC destek oldu ve orada da malzeme biriktirmeye başladık. Heusden-Zolder’de bile arkadaşlar yardım toplamaya başladılar, ta uzak illerden, Anvers, Gent ve Brüksel’den katılanlar oldu.
– Gelen mültecilerin Brüksel’de başvuruları yetişmiyor, insanlar sokaklarda kalınca ne yaptınız?
Belçika’ya gelen mülteciler Brüksel Dünya Ticaret Merkezi içinde bulunan iltica merkezine başvurmaları gerekiyordu. Sayıları binleri bulunca memurlar işlemleri yetiştiremiyordu ve insanlar sokaklarda aç ve açıkta kalıyorlardı. Hemen DTM önündeki Maximilian parkında çadırlar ve gıda getirenlerin ve gönüllülerin yardımlarıyla orada bir mülteci kampı oluştu. Biz Gent, Brüksel, Charleroi ve Anvers gibi irtibatlarımızı oraya yönlendirdik, kendimiz de arabalarla gelen yardım paketlerinden oraya götürdük. Orada iç çamaşır, hijyen malzemeleri, gıda gibi ihtiyaçlar tespit ettik ve bu yönde duyurularda bulunduk. İnanın müthiş cevaplar geldi bu duyurulara, bu süreçte binlerce mailler aldım.
– Yardımlar başla nerelere gitti?
Limburg’da sivil toplum kuruluşları arasında mültecilere yardım eden dernekler var. Onlar beni temsilci olarak duyurdular ve sonrası bana yeni kurulacak mülteci kamlarından istekler geldi. Houthalen-Helchteren, Leopoldsburg, Hechtel-Eksel ve Beringen belediyesine gelen mültecilere karşılama törenleri tertipledik. Kıyafet gibi yardɪm malzemeleri götürdük. Sağolsunlar Beringen esnafından Kazan Impex, Grandi market ve Güven kasap bize kamyonlarını, minibüslerini tedarik ettiler. Türk Dernekler Birliği-UTV gönüllüleriyle birlikte bu yardımları kamplara taşıdık. Beringen’in vefalı halkı sadece eskilerini getirmediler. O kadar da yeni kıyafetler almışlar ve hatta Beringen’e ilk yerleşen mültecilerin evlerini dayayıp döşediler. Tam Kurban Bayramı’na denk gelen günlerde Beringen Milli Görüş teşkilatı bu mazlumlara yardım eli uzattılar. Lokallerinde tanışma ve ihitiyaç belirlemesi yaptılar. Uzun bir yolculuk sonrasında mültecilere helal et, kurban eti yiyebildiler. Houthalen teşkilatı mülteci kamplarında yine kurban etleriyle mangal ziyafetleri verdiler.
– Belçika’da mülteci kampları yetmeyince neler yaptınız?
Mültecilere yardım derneğiyle birlikte insanarın evlerinde mülteci barındırmaya karar verdik. O yönde de talepler geliyordu. Otobüslerle Belçika’nın her vilayetine mülteciler taşıdık. Müslüman mültecilere hep Belçikalılar kendi evlerini açtılar. Müslümanlar da bunu yapar umuduyla önce evime kendim bir aile aldım. Bir hafta sonu bir anneyi, kızını ve üç oğlunu evimizde misafir eyledik. Aile, Esad rejiminin bombaladɪğɪ evlerinde, babalarını, büyük oğullarını ve bir de bebeklerini yitirmiş. Geçirdikleri savaş travmasını görmek çok acıydı. Vatanlarından ayrılmak zorunda kalmaları ve meşaketli Avrupa’ya göç yolculukları. Aile ile birlikte çok ağladık. Misafirliklerinden çok memnun kaldılar. Biraz olsun bizim evde soluklanabildiler.
Buna benzer birşey yapmak için komşum olan UETD Başkanı Basir Hamarat beyle görüştüm ve bize inanılmaz güzel bir el uzandı. Türkiye Cumhuriyeti Belçika Diyanet Vakfı tarafından bir otobüs dolusu mültecinin bir hafta sonu barınmaları için tüm masrafları teklif edildi. Bunun için Beringen’de bir gençlik kampı kiraladık. Diyanet Vakfı gönüllüleri, Türk Dernekler Birliği-UTV gönüllüleri yardım ettiler. Çarşaflar, hijyen malzemeri, gıda ve birçok ihtiyaç malzemelerini tedarik ettiler. Bir hafta sonu boyunca biz gelen genç mültecilerle ilgilendik. Belçika Diyanet Vakfı Houthalen Eğitim Merkezinden günde üç övün yemek geldi. Beringen’li Türk aile doktorumuz Dr. Ferat İnce mültecilerin sağlık taramalarını ve ilaç tedariklerini üstlendi. Berberimiz geldi herkesi traş etti, derneklerden ziyaretler ve ihtiyaçlar geldi. Beringen Rahmet Derneği ve UETD Beringen şubesi getirdikleri meyvelerle mültecilerin bedenlerine vitamin geldi, nasılda güçlendiler birkaç günde.
– Gönüllü yardım severler baya yorulmuş olmalılar?
İşin içinde hayır olunca insanlar yorulmuyor. Daha sonra yeni açɪlan mülteci kamplarında 500 kişiye pasta börek günü düzenledik. Onlarca gönüllü evlerinde kendi elleriyle yaptıkları pasta ve börekleri mültecilere götürdük. Beringen Music Club başkanı ünlü saz hocamɪz İsmail Erdoğdu da bizlere katıldı. Mültecilere Türk müziklerinden bir dinleti hediye etti, mültecileri oynattı ve mutlu etti. Diğer bir yeni açɪlan mülteci kampına da çocuk oyuncakları götürdük.
Bizleri gören mülteciler sayemizde helal yemekler yiyebildiklerini, göç ederken hem Türkiye’de hem burda Türkler tarafından en güzel şekillerde karşılandıklarını anlattılar.
– Mensubu olduğunuz Open VLD partisi nasıl baktı bu girişimlerinize?
Tabii ki, her şeyin yasal çerçeveler içerisinde olmasını istediler ve benden izlenimlerim konusunda rapor istediler. Ona göre mültecilerle ilgili parti programlarında düzenlemeler değerlendirmek istediklerini belirttiler. Genel Başkanımız Gwendoline Rutte beni sürekli telefonla arayarak hem tebrik etti hem ihtiyacɪm olan konularda diğer partililerle birlikte bireysel olarak insani yardımlarını sundular. Devlet ve halkı birlikte sorunları omuzlamak Liberallerin zaten temel görüşleridir. Toplumumuza katılan yeni vatandaşlardan da aynı sorumluluklar bekliyoruz diye beyanlarda bulundular.
– Çok duygulu ve yorgun anlar yaşamışsınız.
Evet öyle oldu, öncelikle insan olarak vazifemizi gerçekleştirdik. Aç ve açɪkta kalan insanlara yardım ettik ve varlıklarımızı paylaştık. Bunları yalnız yapmadım. Yüzlerce insan, kurum ve kuruluşlar katkıda bulundular. Bütün bunlar, din ve ırk ayırımı yapılmadan gerçekleşti. Böyle şeyler yaşamak bizleri ancak memnun eyledi. Herkese teşekkür ediyorum, hayırları kabul olsun.
Yücel Kahraman