(AA) – Le Monde gazetesi, Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) çalışanı Edward Snowden’ın kaçırdığı ve tüm dünyada dinleme ve izleme çalışmalarının ortaya koyulduğu yeni belgelere dair bilgiler yayınladı. Belgelerde, NSA ve İngiliz hükümetine bağlı İletişim ve Dijital İstihbarat Kurumunun (GCHQ) bazı faaliyetlerini ortaklaşa veya benzer metodlar uygulayarak gerçekleştirdiği belirtiliyor. Bu iki kuruluşun ticari uçaklarda devreye soktukları bir sistemle yolcuların cep telefonlarına eriştikleri belirtilirken, İsrail, Filistin ve Ürdün yönetimlerini de yakından takip ettikleri göz önüne seriliyor.
Le Monde gazetesinin 8 Aralık tarihli manşetinde yer alan habere göre, NSA ve GCHQ istihbarat kuruluşları, ticari uçuşlar için faaliyet gösteren havayolu şirketlerini hedef alarak, geliştirdikleri sistemle yolcuların cep telefonlarına erişiyor. Uçaklardaki internet bağlantısı üzerinden gerçekleştirilen “bağlantı” sayesinde uçak içerisindeki tüm yolcuların cep telefonu veya tabletlerindeki bilgilere ulaşılıyor. NSA’nın yer üzerindeki özel istasyonlar sayesinde yolcuların bilgilerini uçuş kartları ile karşılaştırdığı ve hedefteki kişinin kimliğinin onaylandığı belirtilen belgelerde, GHCQ’nın bu erişim sayesinde yolcunun telefonunda yapay arıza tertip ettiği ve böylelikle telefonunu yeniden başlatmaya zorlayarak yolcunun isim ve şifresine de ulaştığı kaydedildi.
Gazete, NSA’nın 2009 yılında çalışanlarına yönelik yayınladığı bir iç yazışmada “Gökyüzü NSA’nın olabilir” sloganını kullandığını ve bunun da faaliyetlerin 2009’dan itibaren yaygın olduğu anlamına geldiğini savunurken, Fransız ulusal havayolu şirketi Air France’ın söz konusu NSA belgelerinde 2005 yılından itibaren yer aldığı iddia edildi. Le Monde, incelediği belgelere göre NSA’nın “olası bir terör saldırısını önleme amacıyla Fransız havayolu şirketinin yolcularını takibe aldığı” gerekçesini gerçekçi bulmadığının altını çizerek, yolcuların sadece ABD hava sahasında değil tüm uçuşlarda ve ayrım yapılmaksızın takibe alındığını aktardı.
İsrail, Filistin ve Ürdün’e yakın takip
Le Monde’un incelediği belgelere göre NSA ve GCHQ, Ortadoğu’da “kutsal bir birlik” oluşturarak İsrail, Filistin ve Ürdün yönetimleri olduğu kadar özel sektörünü de takibe aldı. İngiliz kuruluşun İsrailli yetkilileri tüm dünyada takibe aldığı kaydedilirken, savunma sanayi sektöründe faaliyet gösteren özel şirketleri ve bilimsel araştırmalarda büyük başarı gösteren üniversite araştırma merkezlerini de yakından izledi. Ülkenin en stratejik yatırımları arasında yer alan fiber optik ve lazer teknolojileri alanında çalışan şirketlerin de casusluk faaliyetlerinin hedefinde olduğu belgelenen haberde, İsrail’in ülke içi ve ülke dışındaki çok sayıda diplomat ve temsilciliğinin de bu faaliyetlere dahil edildiği belirtildi.
Ürdün resmi istihbarat örgütü EWD’nin NSA ile uyumlu bir şekilde çalıştığı belirtilen haberde, “İstenen tüm belgelerin EWD tarafından NSA’ya teslim edildiğine dair” belgelere ulaşıldığı iddiaları da yer alıyor.
Filistinli diplomat ve yöneticilerin başta Fransa, Belçika, Malezya ve Güney Afrika gibi ülkeler olmak üzere tüm dünyada izlendiği kaydedilen haberde ayrıca, 2008 yılına ait belgelerde dönemin yöneticileri ve İsrail Parlamentosu üyesi Arap asıllı milletvekillerinin de hedefte olduğu belirtiliyor.
2013 ve 2014 yıllarında yayınlanan belgelerin devamı olarak görülen ifşaatların devam edeceği belirtilirken, Le Monde’un ulaştığı NSA ve GHCQ yetkililerinin, “Tüm faaliyetlerin yasal sınırlar içerisinde olduğu açıklamasını yaptıkları” aktarıldı.
2014 yılında sığındığı Rusya’dan 2017 ağustos ayına kadar “geçici ikamet” izni alan eski NSA sistem analisti Snowden, ABD hükümetinin izleme faaliyetlerini ortaya koyan binlerce gizli belgeye dayandırdığı haberleriyle tüm dünyanın dikkatini çekmişti.