İnsan sosyal bir varlıktır.Toplum içinde yaşar, toplumu etkiler ve ondan etkilenir. Markus Fobelets örneğinde olduğu gibi.
Kendisine nezaket ziyaretinde bulunduğum Türk Dernekler Birliği Brüksel şube temsilcisi Hümeyra Akdağ Hanımefendinin yanında beyazlar içersinde hintli kıyafetler giymiş, Markus ile tanıştım. Hümeyra hanımın okuldan arkadaşı imiş. 36 yaşında katolik bir Anne Babanın çocuğu. Bundan 5-6 sene önce Hinduizm ile tanışmış. Hinduizm dininin önde gelen alimlerden bir tanesinin hayat hikayesini okuyup ondan çok etkilenerek Hindu dini üzerine derin araştırmalar yaparak bu dini seçmiş. Belçika’da bir hintli gibi yaşamını sürdürüyor; ancak arayışı hala sürüyor.
Kendisi ile yaptığımız sohbet esnasında Markus Fobelets’in insanlara, dine, islama bakış açısını gazetecilik dürtüsü ile sorgulamaya başlıyoruz.
Markus Fobelets, “Bütün dinlere saygım var, özellikle islama ve müslümanlara derin bir saygı duyuyorum” derken, hoşgörü ve uzlaşmayı bir yaşam kültürü olarak benimsediğini, her zaman başka dinlere mensup kişilerle tanışıp, onların değerlerini ve inançlarını anlamaya çok önem verdiğini hatırlatıyor.
Son zamanlarda Müslümanlara karşı duyulan irrasyonel nefret, ayrımcılık, düşmanlık ve kin besleme anlamına gelen İslamofobia’nın hızla artmasından medyanın tek taraflı tutumundan, yaşanan hoşgörüsüzlüğün bilinmeyenden korkma hali olduğuna inanıyor. İslam dininin bir Barış dini olduğunu, İslamofobia’nın barış ve birlikte yaşama kültürüne büyük darbe vuracağına inandığına vurgu yapan Markus Fobelets “Dine mensup insanların kişisel yanlışlarını tüm bir dine mal etmeye karşı çıkıyorum. Belirli bir medya tarafından İslam’ı ve müslümanların kötü lanse edilmesini kabullenemiyorum, etrafımda ki diğer insanlara İslamın bir barış dini olduğunu savunuyorum, diğer dinlere mensup olan insanları da kardeş olarak görüyorum.” İfadelerini kullanıyor.
Konuşmasını Hümeyra ile okul yıllarından gelen arkadaşlığımız, beraber yaşama ve hoşgörüye en iyi örnektir sözleri ile sürüdüren Markus Hümeyra’nın bana hediye ettiği bu kitapla İslamı daha yakından tanıma imkanı bulacağnı,kitabın tamamını büyük bir zevk ile okuyacağını belirtti.
“Biz İnsanlık olarak büyük bir aileyiz” diyerek sözlerine son noktayı koyan Markus Fobelets ile kısa süren sohbetimze rağmen kendisini tanımaktan büyük mutluluk duyduğum.İçinde yaşadığımız Belçika’da Markus gibi düşünen, yaşayan insanların çoğalması temennilerimizle .
