Belçika’nın başkenti Brüksel’de, Schaarbeek semtinin hareketli Türk mahallesinde yeni açılan “Aziziye Restaurant”, bu kez sıradan bir iftar sofrasına değil, tarihi bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Dün gece anlamlı Kadir Gecesinde, Emirdağlı basın mensupları, Kadir Gecesi’nin bereketi altında bir araya gelerek, “Emirdağlılar Federasyonu” kurulmasına dair ilk resmi adımı attı. Toplantıda, Belçika’daki Emirdağlı gazetecilerin güç birliği yapmasının önemi vurgulanırken, federasyonun çatısı altında daha etkili projeler üretilmesi hedeflendi.
Mübarek Kadir Gecesi’nde bir araya gelen Emirdağlı gazeteciler, hem manevi bir atmosferde iftar yaptı hem de uzun süredir konuşulan federasyon projesinin detaylarını masaya yatırdı. Toplantının ev sahibi Kadir Duran (Brüksel Korner Gazetesi Sahibi ve Avrupa Bağımsız Basın Birliği Başkanı, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi), yaptığı açılış konuşmasında, “Bu gece sadece bir iftar değil, aynı zamanda Emirdağlılar olarak birlikte neler başarabileceğimizin de bir nişanesidir” dedi.
“Bugün burada, bin aydan daha hayırlı olan bu mübarek gecede sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bu iftar, sadece bir yemek sofrası değil, aynı zamanda Emirdağlılar olarak birlik ve beraberliğimizin nişanesidir. Yıllardır Belçika’da dağınık halde çalışıyoruz. Oysa bir federasyon çatısı altında birleşirsek, hem Belçika hükümetinin basın desteklerinden daha fazla faydalanabiliriz, hem de sesimizi daha gür çıkarabiliriz. Bu gece, bu hayalimizi gerçekleştirmek için atılan ilk somut adımdır.”
Duran, konuşmasının devamında restoran seçiminin anlamına da değindi:
“Aziziye Restaurant’ı özellikle seçtim. Burası sadece yeni açılan bir mekan değil, aynı zamanda Emirdağ’ın tarihi ismini taşıyan ilk işletme. Hem buraya destek olmak, hem de sembolik anlamı nedeniyle bu tarihi buluşmayı burada gerçekleştirmek istedim.”
Toplantıda söz alan Ertan Öz (Radyo Program Yapımcısı), federasyonun kuruluş amacını sorduğunda, Kadir Duran şu detaylı açıklamayı yaptı “Şu anda Belçika’da faaliyet gösteren gazetecilerimiz çeşitli federasyonlara üyeler. Ancak bu federasyonların çoğu basın sektörünün ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamıyor. Bizim kuracağımız federasyon, doğrudan basın mensuplarının ihtiyaçlarına odaklanacak. Örneğin, Belçika hükümetinin basınla ilgili projelerine doğrudan erişim sağlayacağız. Meslektaşlarımızın mesleki eğitim ihtiyaçlarını karşılayacağız. Basın özgürlüğü konusunda hukuki destek mekanizmaları oluşturacağız. Ayrıca genç gazeteci adaylarına staj ve mentorluk imkanları sunacağız.”dedi…
Kadir Duran, “Artık yeni nesil, bu handikapları aşmalı. Federasyon, sadece Belçika’daki değil, tüm Avrupa’daki Emirdağlıları kucaklayacak bir yapı olmalı” çağrısında bulundu…
Toplantıda söz alan Cafer Yıldırımer (Yeni Vatan Haber Genel Yayın Yönetmeni), federasyonun kuruluş amacının “ayrımcılık” değil, “organize bir güç” oluşturmak olduğunu belirtti:
“Bu federasyonu kurarken en çok dikkat etmemiz gereken nokta, bunun bir ayrımcılık aracı olarak algılanmaması. Belçika’da Trakyalısından Trabzonlusuna kadar, Elazığlısından tut Konyalısına kadar tüm hemşerilerimizle uyum içindeyiz. Ancak Emirdağlılar olarak nüfus yoğunluğumuz ve basın alanındaki etkimiz, bize ayrı bir sorumluluk yüklüyor. Bu federasyon, daha verimli çalışmak için bir araç olacak. Örneğin, Brüksel’deki Türkçe eğitim sorunlarına daha etkin çözümler üretebiliriz. Gençlerimizin mesleki eğitimine katkı sağlayabiliriz. Kültürel etkinlikler düzenleyerek kimliğimizi koruyabiliriz.” diyerek sözlerini tamamladı…
“60 yıl önce Belçika’ya ilk gelen Emirdağlı işçiler, hayatta kalma mücadelesi veriyorlardı. Şimdi üçüncü nesil artık üniversitelerde, belediye başkanlıklarında, iş dünyasında. Ancak bireysel başarılar yetmez. Örneğin, geçen yıl Brüksel’de Türkçe eğitimle ilgili yaşadığımız sorunları hatırlayın. Dağınık haldeyken etkimiz sınırlı kaldı. Oysa örgütlü bir federasyon olsaydı, çok daha güçlü bir şekilde tepki verebilirdik.” Nejdet Özkan, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye’de son yıllarda Emirdağlıların bir araya gelme çabaları arttı. Emniyet Genel Müdür Yardımcımız Mahmut Çorumlu, Ankara ve Eskişehir’de düzenlediği toplantılar, bu sürece öncülük etti ve bu toplantılar önemli adımlardı. Ancak maalesef bazı kişisel hırslar bu süreci yavaşlattı. Biz Avrupa’daki Emirdağlılar olarak bu hataları tekrarlamamalıyız. Federasyonumuz şeffaf, demokratik ve kapsayıcı olmalı.”dedi ve Nejdet Özkan sözlerine şöyle devam etti;
“Belçika’daki aynı yörenin insanları arasında bir kan bağı var, çocukluktan bu günlere bir dostluk ve arkadaşlık var, aynı kültür içinde yaşamışlığı var, hemşeriler bir arada, birlikte yaşamları var, hem de Belçika’da nüfus yoğunluğu olan bir realite var. Belçika’nın yarıdan fazlası Emirdağlı, bu realitenin yanında da bir şey daha var, Emirdağlı gazeteci sayısında da bir çoğunluğumuz var. Federasyon çatısı altında bireysel çalışmalar zaten devam edecek, herkes özgür çalışacak ama çatıda ihtiyaç olan kendi Federasyonlarının olması onları daha verimli kılacak. Şimdiden hayırlı, uğurlu olsun.
Yıllardır Emirdağlılar Türkiye ve Avrupa’da bir araya gelemiyoruz diyerek, bir araya gelmek için çok dernekler, platformlar ve vakıflar kurdular. Ama bireysel çalışmalarda başarılı olamadılar. Sonra nesiller değişmeye başladı. Profesörler, iş adamları kurdukları vakıf ve derneklerle bugünlere kadar geldiler. Ama yapılan bütün çalışmalarda, birlikte çalışmaya, ekip çalışmasına ayak uyduramadılar. Bencillikler, kıskançlıklar ve şahsi hırslar yüzünden çok verimli olamadılar.
Türkiye Avrupa Birliği (AB)’ye giremedi ama Emirdağlılar 60 yıl önce Avrupa’ya girdiler. Bu güçlerini onlarda tam sağlayamadılar, bir araya gelerek büyük güçlerini yaşadıkları ülke ve toplumlarda hissettiremediler. Bu güç Belçika’da bir nebze olsun siyasi ve iş dünyasında görüldü. Belçika’nın ve AB’nin Başkentinde son seçimleri baz alırsak 2 belediye başkanı çıkardılar, milletvekilleri, belediye meclis üyeleri, parti organlarında üyeler. İş dünyasında büyük firmalar boy gösteriyor, eğitimde son 10 yılda yavaş yavaş kıpırdanmalar başladı. Dernekler kuruldu. Bunlar yeterli mi? HAYIR. Bu yukarıda bahsettiklerimizin hepsi bireysel başarı, ekip ve birlikte hareket eden bir topluluk başarısı değil. Bireysel başarılar yetmez. Federasyon, bu gücü daha organize hale getirecek.
