Son dönemlerde internette çok fazla karşıma çıkan bir konuyu sizinle paylşmak istiyorum.
Mevcut eğitim sistemi ile bizim zekamız yerine hafızamızı ölçtüklerini yazıyorlar ki bu çokta yerinde bir tespittir.
Ama bunu böyle geniş bir şekilde dile getirmekle geç kalınmadı mı?
Bence evet.
Özelikle düz liselerde, yüksek okul ve üniversitelerde bu fazlasıyla karşılaştığımız bir durumdur.
Bir semester boyunca bir ton bilgi paylaşılır ardından bir sınav, ya başarılı olursunuz ya da başarısız.
Yani yalnızca aldığınız puan ile ilgilenirler.
Peki bunda sorun nedir?
Sorun şu ki bir çok insan yalnızca dersleri EZBERLEYİP sınava giriyor ve geçtiği an bu bilgileri bir daha hatırlamamak üzere hafızasında siliyor.
Yani öğrenen insanda öğreten insan gibi yalnızca alacağı puan ile ilgileniyor.
Peki ne yapmalı doğru eğitim nasıl verilir?
Cevabı çok basit. Bir kitap aldığınız zaman OKUYUN (buna okulun verdiği eğitim kitapları ve okulda alınan notlar dahildir).
OKU!
Tanıdık gelmiştir bir çoğunuza bu kelime.
Okumak bir çoğumuz için maalesef göz gezdirip hızlı hızlı sesli yada içten okumaktır.
Yanlış.
Okumak ANLAMAKTIR, ÖĞRENMEKTİR (yani boş okumak yada ezberlemek değildir).
Okuduğunuz bişeyi anlamadığınız takdirde onu okumuş sayılmazsınız. Mesela Almanca bir kitap alsanız alfabeyi bildiğiniz için okuyabilirsiniz, ama Almanca dilini anlamadığınız takdirde bunu okusanız bile bir işe yaramayacaktır.
Bakalım Türk Dil Kurumu’nda OKUMAK kelimesinin anlamı ne imiş:
Okumak:
- Yazılmış bir metnin iletmek istediği şeyleri öğrenmek
- Bir konu öğrenmek için okulda, bir öğretmenin yanında veya yazılı şeyler üzerinde çalışmak, öğrenim görmek
- Bir şeyin anlamını çözmek
- Vs….
Kısaca okuduklarımızı anlayıp/öğrenip zekamızı geliştirmekle uğraşmalıyız, ezber yaparak hafızalarımızı zorlamak pek bişey kazandırmaz, ki zaten öğrendikçe ve bilgi edindikçe hafızamızda zekamız ile beraber gelişecektir.
Ezber yapmayın!
Anlayın,
Öğrenin,
GELİŞİN!
Not: ikinci yazım çok uzun olduğunu söyleyenler oldu bu yüzden kısa yazmaya çaba sarf ettim :)) uzun olursa affedin. Ama ne olursa olsun lütfen devamlı OKUYUN.
Cem Sonakalan