Gezi protestolarından 15 Temmuz’a, 15 Temmuz’dan Reina saldırısına, Reina saldırısından Brüksel’de Dirk Rochtus ile yaptığı lobi faaliyetlerine kadar Türkiye ve Avrupa gündeminin ilgisini çeken, bugün söylediği sözler ile Emirdağlıları kızdıran Barbaros Şansal kimdir?
Önce basit bir biyografisini inceleyelim. Barbaros Şansal, 1957 yılında Ankara’da Sungur Tekin Şansal ve Güner Eczacıbaşı’nın çocuğu olarak doğdu. Marmara Üniversitesi’nde İşletme Yönetimi eğitimi gördü ve önde gelen moda tasarımcısı Yıldırım Mayruk’a çıraklık yapmadan önce Londra Kraliyet Sanat Akademisi’nde tasarım ve kromatik alanında uzmanlaştı. Bir moda tasarımcısı olmanın yanı sıra, Şansal ayrıca Avrupa’da bir LGBT hakları savunucusu ve savaş karşıtı bir eylemci olarak biliniyor.
Yukarıdaki biyografi incelendiğinde Barbaros Şansal üniversite eğitimini bitirmiş, başarılı bir modacı ve gündem hakkında muhtelif fikirleri olan birisi gibi geliyor. Fakat Barbaros Şansal maalesef bundan ibaret değil. Kendisi yeri geldiğinde Gezi protestolarında provakatör, 15 Temmuz hain darbe girişiminde darbeci ve Reina saldırılarında terörist olabiliyor. Türkiye düşmanlığına geldiğinde ise kendisi tam bir demokrat (!).
Belçika ve Avrupa’da yaşayan Türk toplumunu ilgilendiren mesele de tam olarak bu. Barbaros Şansal, Türk devletinin toprak bütünlüğü ve anayasasını tehdit eden terör örgütlerine destek vermesine rağmen Avrupa’da kendisini ezilen bir demokrat olarak gösterme başarısına sahip. Kendisi özellikle PKK’nın Avrupa lobisinin baş mimarlarından. Bu yüzden bugün attığı tweet pek de tesadüfen atılmış bir tweet değil.
Barbaros Şansal N-VA’da danışmanlık yapan Flaman akademisyen Dirk Rochtus ile samimi ilişkiler içerisinde. İkilinin sık sık Avrupa Parlementosu yakınındaki mekanlarda buluştuğu bilinen bir şey. Hatta çağrı gibi olmasın ama bir haftasonu siz bile denk gelebilirsiniz. Şansal elbette Dirk Rochtus ile kara kaşı ve kara gözü için buluşmuyor. İkilinin ortak bir noktası var, o da Türk düşmanlığı. İkisi özellikle N-VA içindeki Flaman politikacıları yanlış yönlendirerek Türk toplumunun imajını zedelemek için sıkı sıkıya çalışıyorlar. Bunu PKK’nın sağladığı kaynaklar ile her geçen gün güçlendiriyorlar.
Bu oyuna gelen N-VA politikacıları ve Türk toplumu maalesef senelerdir birbiri ile didişme halinde. Bu trendin Anvers’den Sevilay Altıntaş ve Gent’den Ömer Faruk Demircioğlu ile kırıldığını görebiliyoruz. Barbaros Şansal ve ekibi kızdıran meselelerden biri de bu. Yıllardır Belçika’da yaşayan Türk toplumu diğer göçmen topluluklara göre sağcı partilerde konuşlanabilecek kadar uyum sağlamışken Şansal’ın lobi faaliyetlerini yürütmesi her geçen gün zorlaşıyor.
Özellikle pazar günü Marakeş Paktına karşı yapılan eyleme N-VA’nın herhangi bir destek vermemesi, hatta Şansal’ın etiketlediği kişiler arasında olan Theo Francken’ın “Paktı eleştirmek doğru ama ırkçılık ve şiddet aptallıktır. “ şeklinde attığı tweete rağmen N-VA eylemi düzenlemişcesine tebrik etmek Barbaros Şansal’ın kuyruk acısının ne taraflara ulaştığını gösterebiliyor. Bugün attığı tweet ise tamamen çoğunluğunu Emirdağlıların oluşturduğu Türkler ile N-VA arasında bir kutuplaşma yaratmaktan başka bir şey değil. Umuyorum Emirdağlılar Şansal’ın provokatif hareketine gelerek herhangi bir şiddet eyleminde bulunmazlar. Zira bu bizi ancak geriye götürür.
Emirdağlı Türkler’in düzlükte uluması daha Şansal gibilerinin çok bağrını sızlatacak!
Yenivatan