(AA) – Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) püskürtülen darbe girişimi sonrası sosyal medya hesabından terör örgütü ile irtibatlı Belçika’daki kurum veya kişilerin isimlerini paylaşan Türk vatandaşının evi 3 günde 2 kez basıldı.
Belçika’da yaşayan Hasan Sarıgöz, FETÖ’nün darbe girişimi sonrası sosyal medya hesabında terör örgütüyle bağlantılı olduğunu belirttiği kurum ve kişilerin isimlerini paylaştı.
Paylaşımlarını “ifşa” olarak niteleyen Sarıgöz, “Cumartesi günü ifşa etmeye başladıktan sonra telefon trafiği yoğunlaştı. Türkiye’den arayanlar, araya arkadaş sokanlar, araya akraba sokanlar oldu. ‘Bildiğim doğrulardan vazgeçmem, bu paylaşımları kaldırmam’ dedim. Ertesi gün iş yerime geldim, çalışmaya başladım. Annemden telefon geldi, eve polisin baskın düzenlediğini söyledi.” dedi.
“Paylaşımlarda kesinlikle şiddete yönlendirme yoktu”
Polisle yaptığı telefon görüşmesinde “halkı, bazı kurum ve kuruluşlar ve kişilere karşı şiddete ve galeyana yönlendirmekle” suçlandığını öğrendiğini kaydeden Sarıgöz, “Paylaşımlarda kesinlikle şiddete yönlendirme yoktu. Ancak vatandaşlara, bu insanlarla irtibatı ve alışverişi kesmeleri çağrısı yaptım.” diye konuştu.
Özel birimlerle yapılan baskınlarda polisin evde molotof kokteyli, silah veya patlayıcı madde aradığının kendisine aktarıldığını söyleyen Sarıgöz, ikinci baskının da başka bir karakola ait polisler tarafından dün akşam saatlerinde, yine özel birimler eşliğinde yapıldığını anlattı.
“3 günde 2 baskın kesinlikle beklemiyordum”
Polislerin gelip dükkanından kendisini aldığını ve ellerini kelepçelediğini kaydeden Sarıgöz, “Bu kadar telefon aramasından sonra bu terör çetesi ve yardakçılarından böyle bir hamle bekliyordum. Ancak bu kadar çabuk olacağını beklemiyordum. Benim beklediğim mahkeme kararı veya karakola davetti. Ancak bu şekilde adi bir terörist gibi, adi bir suçlu gibi 10 tane polis, 3-5 araba, özel birimlerle 3 günde 2 baskın kesinlikle beklemiyordum.” değerlendirmesini yaptı.
“Gizli numaradan tehdit edildim”
Paylaşımların ardından tehdit telefonları da aldığını ifade eden Sarıgöz, şunları söyledi:
“Gizli bir numaradan beni aradılar. Tehdit savurdular. Tehditte, ‘Seninle görüşeceğiz.” dediler. Ben de ‘Görüşelim, benim dükkanım var. Günde 14-15 saat oradayım. Evimin adresini de verebilirim. Zaten biliyorsunuz.’ dedim. O da bana ‘Bir tek sen yoksun, eşin var, annen var, baban var.’ dedi.”
Türkiye’de herhangi bir mal varlığının bulunmadığını, FETÖ’ye tepki gösterirken de herhangi bir beklenti içinde olmadığını kaydeden Sarıgöz, zaten ailesinin yüzde 90’ının Avrupa’da olduğunu, paylaşımların vatan ve devlet sevgisinin bir yansımasını oluşturduğunu bildirdi.
Belçikalı Türkler şaşkın
İki kez ifadeye gidecek olan Sarıgöz’e el konulan telefonunun da bu cuma günü verilmesi bekleniyor.
Belçika’da yaşayan Türkler, PKK ve DHKP-C konusunda adım atmada “çok yavaş ve isteksiz” davranmakla eleştirdikleri Belçika’da bir Türkün evinin 3 günde 2 kez basılmasına ise anlam veremiyor.
PKK ve DHKP-C’de yavaş, Türk vatandaşında hızlı
Avrupa Birliği (AB) kurumlarının bulunduğu Belçika’da FETÖ’yle bağlantılı kurumlar çok aktif faaliyet yürütüyor. Çatı kuruluşların altında 60’a yakın dernek, okul bulunuyor. Belçika aynı zamanda terör örgütleri PKK, DHKP-C ve DAEŞ’in de geniş faaliyet alanı bulduğu bir ülke.
Sürekli terör saldırılarını öven ve cesaretlerinden 2 PKK kanalının yayın yaptığı Belçika’da çok sayıda terör örgütü ile bağlantılı sivil toplum kuruluşu görünümlü PKK bağlantılı dernek var. Aldıkları izinlerle etkinliklerde PKK’nın sembollerini asan derneklerler hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan dava açılmıyor, bu derneklere baskınlar düzenlenmiyor.
Artan terör saldırılarına rağmen PKK’nın TV kanalları hakkında soruşturma başlatmayan Belçika yönetimi, Sabancı suikastı faillerinden DHKP-C’li terörist Fehriye Erdal’ı da uzun süre yargılamamıştı. Suikasttan 20 yıl sonra geçen mayıs ayında Belçika’da yargılanmasına karar verilse de terörist Erdal firari olduğu için tutuklanamadı.
