Zaman zaman Türk temsilcilerinin ve devlet erkânının da namaz kıldığı, Diyanet’e bağlı Fatih Camii’nde geçtiğimiz günlerde şahit olduğum bir olaydan bahsetmek istiyorum. Farz namaza başlarken, bazı cemaatin yerdeki saf çizgisine riayet etmeyip, mihrabın (imamın namaz kıldığı, aynı zamanda Kabe’nin yönünü de gösteren girintili yer) sağına doğru çapraz bir şekilde saf tuttuğunu gördüm. Her farz namazda, safın doğru tutulmasını söyleyen imama rağmen bazı cemaatin ısrarla yukarıda söylediğim şekilde saf tutması nasıl izah edilebilirdi?
Namaz çıkışında, cemaatten birkaç yaşlı amcayla konuyu görüşme fırsatım oldu. Söylenilenlere göre, caminin mihrabı Kıble’nin yönünü doğru şekilde göstermiyormuş. Aynı şekilde, caminin halısındaki saf çizgilerine göre saf tutulduğunda da tam olarak Kıble’ye yönelmiş olmuyormuşsunuz.
Sonuç olarak Fatih Camii’nin mimarisinin Kıble’yi gösterip göstermediği ile ilgili bazı kuşkular belki de kuşkudan öte bilgiler var. O halde, bu durumdan haberi olmayan cemaatin vebalinin üstlenilmemesi adına bazı girişimlerde bulunulması gerektiği açıktır. Malum olduğu üzere ‘istikbali kıble’ namazın farzlarından biri olup, konunun hassasiyetle ele alınması gerekmektedir.Peki burada görev kime düşmektedir? Din müşavirine mi, görev süresi dolduğu halde bir türlü gönderilemeyen müşavir vekiline mi yoksa caminin dernek yönetimine mi?İnanıyorum ki, “Kıble” konusunda cemaatin kalbinin mutmain olması için Diyanet Teşkilatı bir şeyler yapabilecek güçtedir. Zira Belçika’da yaşayan bizler, Diyanet’in burada gücünün nelere yettiğini çok iyi biliyoruz aslında. Umarız yetkililerden bu konuda tatmin edici bir açıklama gelecektir.
Saygılar.
Saygılar.
Baki Ceviz
Bazen söylemek isteyipte söyleyemediklerimizi söyleyen,Bazen kızdıran.Bazen güldüren,gülerken düşündüren;mizahi tarzda yazılarıyla “YeniVatanBelçika”ekibine katılan Baki Ceviz’e aramıza hoşgeldin diyor,başarılar diliyorum.