Kısa adı BİF olan Belçika İslam Federasyonu tarafından düzenlenen iftar yemeğine başta Brüksel olmak üzere Belçika’nın farklı bölgelerinden katılım oldu.
Düzenlenen iftar programına Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçiliğini temsilen Büyükelçilik Başkatibi Adnan Dikenlibudak, Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Başkonsolosu Dilşad Kırbaşlı Karaoğlu, Federal milletvekilleri Veli Yüksel, Emir Kır, Brüksel milletvekilleri Mahinur Özdemir, Şevket Temiz, Hasan Koyuncu, Schaerbeek Belediye başkanı Bernard Clerfatyt, başkan yardımcısı Sadık Köksal, Sait Köse, belediye meclis üyesi Halis Kökten, Evere Belediye meclis üyesi Belma Tek, İslam Toplumu Milli Görüş Genel Merkezi’nden temsilci olarak katılan Fetva Kurulu Başkanı ve MKYK üyesi Hulusi Ünye, Belçika Diyanet Vakfı müdürü Coşkun Beyazgül, La Vertu okulu yönetim kurulu başkanı Zeki Bayraktar, BİF eski başkanı Mehmet Şenel, Belçika İslam Federasyonu (BİF) bünyesindeki şubelerin şube başkanları ve eski bölge başkanları ve gazeteciler olmak üzere seçkin bir davetli topluluğu bir araya geldi.
Büksel’in Schaerbeek semtindeki Beyzade Restaurant’ta verilen iftar BİF Marchienne teşkilat Başkanı Selahattin Baran tarafından Kuran’ı Kerim okunmasıyla başladı.
Ekrem Şeker: “Güven duygusunu yeniden tesis etmeliyiz”
Belçika İslam Federasyonu genel başkanı Ekrem Şeker davetlilere hitaben bir konuşma yaptı. Şeker, konuşmasında “Bugün burada beraberce aynı iftar masasında buluşmuş olmamız, birbirimize yakınlaşma anlamında, karşılıklı güven anlamında mesafe kat ettiğimizin göstergesidir. Eğer bugün burada bir araya gelebiliyor ve zamanımızın meseleleri hakkında görüşlerimizi paylaşabiliyorsak, bunu daha önce yapmamış olmamızın hiçbir mazereti olamaz. Bu bir kazanımdır ve bu kazanımın daha da genişletilmesi gerekir.
İşte bu yüzden, yalnızca bize güvensizlik duyan insanlara ulaşmamız yeterli değildir. Aynı zamanda birbirlerine yabancı olan insanlar arasında köprüler kurmak da bizim vazifemizdir. Kendimizi muhatap ve dost olarak takdim etmemiz yetmez, kültürler arasında bir elçi rolünü de üstlenmemiz gerekir. Zira insanların farklı farklı oluşu Allah’ın takdiridir. Ama Allah aynı zamanda insanların birbirleriyle tanış olmalarını da istemiştir. Kur’an’da şöyle buyurulur: “Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık…” (Hucurât suresi, 49:13).” ifadelerine yer verdi.