Belçika’nın Kongo’daki sömürgeci geçmişini kabul etmesi ve bu ülkeye maddi tazminat ödemesi gerektiği belirtildi.
ABD’de geçen yıl George Floyd adlı siyahinin polis tarafından öldürülmesinin ardından Belçika’da başlayan protestolar sonrası oluşturulan komisyon, ülkenin 1885-1960 arasındaki sömürgeci dönemini inceledi.
Komisyonunun nihai raporunda, Belçika’nın Kongo’ya tazminat ödemesi gerektiği görüşü yer aldı. 681 sayfalık raporun bir kısmını kaleme alan sanat tarihçisi ve diaspora temsilcisi Anne Wetsi Mpoma, Belçika’nın Kongo’daki sömürge faaliyetlerinin suç olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Belçika’nın Kongo’ya maddi tazminat ödemesi gerektiği görüşüne yer veren Mpoma, “Çekilen acıların ve verilen zararın ölçülmesi imkansız ancak maddi tazminat yoluyla bu bir miktar telafi edilebilir.” ifadesini kullandı.
Mpoma, Kongo’nun yanı sıra kökleri Ruanda ve Burundi gibi ülkelerde bulunan Belçikalıların da tazminattan faydalanması, bu kişilere psikolojik destek verilmesi önerisinde bulunarak, “Açılan yaralar nesilden nesile aktarılmıştır.” dedi.
Belçika’da 2019’da yapılan seçimde en fazla oyu alan ancak diğer partilerin koalisyon kurmasıyla muhalefette kalan milliyetçi ve muhafazakar N-VA partisi, komisyonun raporuna ve tazminat önerisine karşı çıktı.
N-VA milletvekillerinden Tomas Roggeman, “Eğer Kongo’da işgal edilen yerler için teklif edildiği gibi tazminat ödeyeceksek bizim de neredeyse her Avrupa ülkesiyle kapatmamız gereken hesaplar var.” diye konuştu.
Belçika, Kral 2. Leopold döneminde, şu anda Kongo Demokratik Cumhuriyeti olan ülkeyi yıllarca yağmalamıştı. Kral 2. Leopold, milyonlarca kişinin ölümüne neden olmuş, uygulamalarıyla zaman içinde “Kongo Kasabı” olarak anılmıştı. Kongo, Belçika’dan bağımsızlığını 1960’ta kazanmıştı.