İŞTE ALMAN MEDYASININ YAYINLAYAMADIĞI O METİN
Yarın Alman Parlamentosu Bundestag’da oylanacak olan sözde Ermeni soykırım kararına karşı Türk STK’ların Alman medyasında yayınlamak istediği basın duyurusu Alman gazeteleri tarafından yayınlanmadı. Almanya’daki Türk STK’larının çatı örgütlerinin oluşturduğu Türk-Alman Dayanışma Platformu, bugün Berlin’de sanatçılar Uğur Işılak, Cengiz Özkan ve Cem Çelebi’nin de katıldığı bir miting düzenliyor. Alman Parlamentosu’nun yarın oylayacağı sözde Ermeni soykırım kararına “Dur” demek için bir araya gelen Platform, Almanya’nın önde gelen gazetelerine de ilan vermek istedi. Alman FrankfurterAllgemeineZeitung, SüddeutscheZeitung, DieWeltve Der Tagesspiegel gazeteleri ilanı yayınlamadı. Gazetelerden Der Tagesspiegelgazetesi önce olumlu cevap vermesine rağmen, politik sayfada yayınlamayacağını bildirdi.
Öte yandan Almanya’nın Türkçe yayın yapan ve en çok dinlenen radyosu Metropol FM de Türk-Alman Platformu’nun yürüyüş yapacağına dair habere yer vermesine rağmen, Platformun ilanını yayınlamadı. Berlin Metrosu da yürüyüşle ilgili afişlerin metrolara asılacağını bildirmesine rağmen afişlerde “Soykırım Yalanı” ifadesini görünce bundan vazgeçti.
Her defasında Türkiye’de basın özgürlüğü olduğunu iddia eden Alman medyasının sözde soykırım yalanına karşı 3 milyon Türkü temsil eden Platformun ilanlarını yayınlamaması Alman medyası üzerinde baskı olduğu iddialarını da gündeme getirdi.
İşte Alman medyasının yayınlamadığı o metin:
Türk-Alman Dayanışma Platformu’nun Almanya Federal Meclisi’nde onaylanması öngörülen “Ermeni karar tasarısına” ilişkin basın açıklaması
Türk-Alman Dayanışma Platformu* Almanya Federal Meclisi’nde onaylanması öngörülen Ermeni karar tasarısını (101 yıl önce Ermeniler ve diğer Hıristiyan azınlıklara karşı gerçekleştirilen soykırımın hatırlanması ve anılması konulu başvuru) kararlılıkla reddettiklerini bildirir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin parlamentoların tarihi tartışmalar hakkında karar verme yetkisi bulunmadığına dair net bir karar açıklamasına rağmen Federal Meclisimiz tekrar Ermeniler ve Osmanlılar arasındaki 1915 olayları tartışmalarına alet etmektedir. Ermenilerin soykırım kurbanı oldukları iddiasını sürekli tekrar etmek hem Ermeni hem de Türk-Müslüman tarafında kayıpların ve acıların yaşandığı gereceğini değiştirmemektedir. Bu iddiaları tekrarlamak aynı zamanda, Türk tarafının uzun yıllardır olayların aydınlatılması için ortak bir çalışma yürütme talebinde bulunduğu gerçeğini de değiştirmemektedir. Yaklaşık 10 yıl önce 1915 olaylarının tarafsız bir tarih komisyonu tarafından incelenmesi talebi ve böyle bir çalışmanın iki tarafın uzlaşması için sağlayacağı katkı Almanya Federal Meclisi’nin Ermeni kararında yer almıştır. O zaman da, bugün de söylenenler sadece sözde kalmış ve hiçbir girişimde bulunulmamıştır. Bunun yerine, bugün siyasetçiler kendilerini davacı, hâkim ve icracı yerine koyarak kendilerini Türk karşıtı bir tutum yönünde kullandırıyorlar ve Türk kökenlilerin adını kötüye çıkarma çabası içerisinde bir tutum sergiliyorlar.
Türk kökenli Alman toplumu olarak geçen yüzyılın başında yaşanan Türk-Ermeni meselesine ilişkin hâlihazırdaki girişimleri endişeyle takip ediyoruz. Bir siyasi organ olan Almanya Federal Meclisi tarihi olaylar hakkında oylama yaparak karar verme yetkisine sahip değildir. Öngörülen karar tasarısı siyasi amaçlar için Federal Meclisin istismar edilmesi anlamına gelmektedir. Bu durum demokratik kuvvetler ayrılığı modelinin temel değerlerine zarar vermekle birlikte milyonlarca vatandaşın yasalara uymakla yükümlü siyasetçilere olan güvenini de sarsmaktadır. Birinci Dünya Savaşı sırasında yaşanan olayların ortak bir tarihi sorumluluk çerçevesinde uluslararası tarafsız bir komisyon tarafından bilimsel, tarihi ve hukuki açıdan incelenmesi gerekmektedir. Yıllardır böyle bir talep dile getirilmesine rağmen bu talep Türk devleti ve Türk toplumu üzerindeki baskıyı artırmak için kasıtlı olarak dikkate alınmamaktadır. Mesele tarafsız bir şekilde araştırılmadığı sürece sözde Ermeni soykırımı iddiaları asılsız bir yalan olarak kalmaya devam edecektir. Federal Meclis’in yetkisiz kararı bilimsel çalışmalara ve uluslararası yargıya açıkça müdahaledir. Meclis’i de, bilimsel kuruluşları da uluslararası yargıyı da küçük düşürür. Türk-Alman Dayanışma Platformu sözkonusu başvurunun reddedilmesi talebinde bulunurken, onaylanması durumunda 1915 olaylarını soykırım olarak tanıyan karar tasarısını tanımayacağını kamuoyuna duyurur.
Almanya Federal Meclisi Milletvekillerine – hangi meclis grubuna üyesi olurlarsa olsun – tek taraflı bu karar tasarısına karşı çıkmaları için çağrıda bulunuyoruz. Halk iradesinin temsilcisi olan Federal Meclis’in siyasete alet edilmesine izin vermeyin.
Karar tasarısının reddedilmesi talebini ve Federal Meclise yapılan çağrıyı dile getirmek için Türk-Alman Dayanışma Platformu 1 Haziran 2016, Çarşamba günü, saat 18.00’da Brandenburg Kapısı’nda bir gösteri düzenleyecektir.
Tarihi gerçeklerin saptırılması ve bilimsel-hukuki tartışma konusu olması gereken sözde Ermeni soykırımı tartışmalarının Türk ve Ermeni toplumu arasında nefret ve düşmanlık oluşturmasına izin vermeyeceğiz.
Toplumumuzdaki barış, birlik ve beraberlik duygusu içerisinde yaşamayı güçlendirmek isteyen ve siyasi kararların tarihi gerçekler olarak dayatılmasına karşı çıkan herkes gösteriye davetlidir.
Türk-Alman Dayanışma Platformu
* Türk-Alman Dayanışma Platformu Almanya’da yaşayan Türk, Türk kökenli ve Türkiye’nin pozisyonuna destek veren, siyasi, dini, kültürel farklılıkları ayırt etmeksizin tüm sivil toplum kuruluşlarını içinde barındıran bir oluşumdur.