Ukrayna hava sahasının kapatılması nedeniyle Dışişleri Bakanlığının organizasyonuyla kara yolu ve trenle Romanya’nın başkenti Bükreş’e geçen Türk vatandaşları, THY’nin tahliye uçağıyla İstanbul’a getirildi.
Rusya’nın saldırısının ardından Ukrayna hava sahası kapandığı için ülkede mahsur kalan Türk vatandaşlarının tahliyesi devam ediyor.
THY’nin Bükreş’ten düzenlediği seferle İstanbul Havalimanı’na gelen ve pasaport kontrolünün ardından yurda giriş yapan yolcular, tahliye sürecinde yaşadıklarını gazetecilere anlattı.
Ailesiyle savaş bölgesi Kiev’den kurtulan Türk asıllı Alman vatandaşı Cüneyt Eren, yardım çağrısını yanıtsız bırakmayan Türkiye’ye teşekkür etti.
Kiev’den tahliye olma sürecini anlatan Eren, şunları söyledi:
“Savaş başladığında ailemle Kiev’in dışındaki eve kaçtık. Sabah akşam bombalamalar devam etti. Yiyeceğimiz, özellikle de suyumuz azalınca bir de sivil yerlerin bombalandığını görünce başka çaremiz kalmadı. Kiev Büyükelçiliği ile irtibata geçtik. Akşam tren seferi olacağını söylediler. Gara geldik, orada da bomba seslerini duyduk. Trenle Romanya sınırına vardık. Orada bizi otobüslere aldılar. Hızlı bir şekilde Bükreş’e geldik. Bir müddet orada misafir edildik. Sağ olsun Büyükelçilik yetkilileri ilgilendiler. Bize uçak ayarlandı.
Allah’a şükür vatana geldik. Çocuklarımla böyle bir şeyi yaşamış olmaktan dolayı anlatılmaz tedirgin edici duygular içindeyim. Onların canını kurtardığım için mutluyum.”
Eren, Alman vatandaşı olduğunu belirterek, “Savaş sürecinde Almanya hiç aramadı. Covid-19 zamanı bir kere aramışlardı, savaş zamanı aramalarını beklerdim, aramadılar ama Türkiye yardım etti sağ olsun. Sadece bize değil Kırgızlara, Azerbaycanlılara, hemen hemen herkese yardım ettiler.” şeklinde konuştu.
“Türkiye bize, çocuklarımıza ve ülkemize çok yardım etti”
Kızı Divina ile İstanbul’a gelen Ukraynalı Janna Ushkova ise “Benim eşim Türk. O ve Türk hükümeti buraya gelmemize yardım etti. Türkiye harika bir ülke. Buraya gelmemiz büyük bir şans. Türkiye bize, çocuklarımıza ve ülkemize çok yardım etti. Teşekkür ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kiev’de inşaat işçisi olarak çalışan Emre Çalışkan da savaşın başlamasıyla sığınaklara indiklerini ve günlerce yiyecek bulamadıklarını söyledi.
Türkiye’nin vatandaşlarının tahliyesi için tüm kurumlarıyla çalıştığına şahit olduğunu vurgulayan Çalışkan, şunları söyledi:
“Sayın Cumhurbaşkanımıza, Dışişleri Bakanımıza, AFAD’a çok teşekkür ediyoruz. Gerçekten bizi ateşin ortasından çekip aldılar. Kaç gündür uykusuz ve perişan bir haldeydik. AFAD, yiyecek yardımından çocukların bezine, oyuncağına kadar her şeyi dağıttı. Allah bin kere devletimizden razı olsun. Ukrayna’daki Büyükelçimize tekrar teşekkür ediyorum. Tren eksikti. ‘Üç tane daha vagon gelecek. Benim vatandaşlarım gitmeden bu tren buradan kalkmayacak.’ dedi. Ve üç vagon daha eklendikten sonra bizi gönderdi.”
“Beş gün boyunca evde mahsur kaldık”
Ukrayna’ya üniversite okumak için giden fakat savaşın çıkmasıyla aynı evde mahsur kalan Ömer Fırat Beyaz, Salih Demirol, İmam Acı ve Enver Polat, savaş ortamından kurtuldukları ve ailelerine kavuşacakları için çok mutlu olduklarını söyledi.
Bir sabah erken saatlerde savaşın başladığına tanık olduklarını ifade eden Salih Demirol, “Sabah 5’te arkadaşım ders çalışıyordu. Ben uyuyordum. Bombalama seslerini duymuş ve kapıyı açarak beni uyandırdı. Ben de bombalama seslerini duyunca anladım neyin ne olduğunu. Salona girip ışıkları kapattık. Hayatımızda ilk defa bir savaşın ortasında kaldığımız için ne yapacağımızı bilmiyorduk. Üç saat boyunca savaş şiddetli devam etti. Sabahı bekledik. Sabah olunca markete gittik, erzak aldık. O son sokağa çıkışımızdı. Beş gün boyunca evde mahsur kaldık.” diye konuştu.
Tahliye edilme sürecini anlatan İmam Acı da “Diğer ülkelere oranla biz Türkiye’nin gücünü çok büyük bir şekilde hissettik. Diğer ülkelerin vatandaşı olan hiçbir öğrenci tahliye olamazken Türkiye, Türkmenleri, Azerbaycanlıları bizimle beraber getirdi. Bu tarihi süreçte en iyi tahliye yapan Türkiye’ydi. Çünkü diğer öğrenciler ülkelerinin değil kendi imkanlarıyla tahliye oldular.” dedi.
Ömer Fırat Beyaz da duygularını, “Buradan Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’na çok teşekkür ediyoruz. Onların da işi çok zor. Bizim için en güvenli yolu seçtiler. Bizim için çok uğraştılar.” şeklinde dile getirdi.
