Rahmân ve Rahîm olan Yüce ALLAH’in (c.c.) adıyla…
Hamd âlemlerin Rabbi ALLAH (c.c.) içindir. Salât ve Selâm Peygamber efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v)’in âli’nin ve ashâbinin üzerine olsun inşaallah. Amin.
Hazret-i Allah (c.c.) âyet-i kerimesinde söyle buyuruyor: (O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa, onu oruçla geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah, size kolaylık diler, zorluk dilemez. Bu da sayıyı tamamlamanız ve hidayete ulaştırmasına karşılık Allah’ı yüceltmeniz ve şükretmeniz içindir. (Bakara suresi, 185. Âyet)
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Ayların efendisi Ramazân-ı şerîf ayıdır, günlerin efendisi de Cuma günüdür.” (Hadis-i Şerif, Kenzü’l-Ummâl)
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Her kim Ramazan ayında, inanarak ve sevâbını sâdece Allâhü Teâlâ’dan bekleyerek terâvîh namazı kılarsa onun geçmiş günahları bağışlanır.” (Hadis-i Şerif, Sahîh-i Müslim)
Muhterem Müslümanlar,
13 Nisan 2021 Salı günü, evveli Rahmet, ortası mağfiret, sonu Cehennemden biz mü’minler için kurtuluş, Rahmet, Bereket ve Mağfiret ayı olan mübarek Ramazan-ı Şerif ayına Tüm Islam âlemi ve Ümmet-i Muhammed olarak ulaşmış bulunuyoruz inşallah. Geçen yıl ve bu yıl daha önceki yıllardan çok daha farklı bir şekilde Ramazân ayına giriyoruz. Evet sıkıntılı bir zaman içerisinde Ramazan ayına ulaşmış bulunuyoruz. Gönüllerimiz hüzünlü, halimiz garib ve mahzunuz. Camilerimizden uzak, cemaatimizden uzak, evlerimizde sadece aileyi efradımız ve çocuk çocuğumuzla geçireceğimiz bir Ramazan ayına ulaştık. Böyle mahzun olduğumuz bir zamanda bizleri Ramazân-ı Şerif ayının gelişiyle sevindiren Yüce Allah’a hamd, verdiği nimetlere şükürler olsun insaallah. Gelişiyle birlikte bir ay evlerimize misafir olduktan sonra bizlere veda edeceği vakit içinde bulunduğumuz şu dünyevi sıkıntıları beraberinde götürmesi içinde Yüce Allaha Celle Celâlühü dua ediyoruz inşaallah. Gönüllerimizi, hânelerimizi, yaşadığımız beldeleri ve Dünyamızı ferahlatmaya, huzura ve saadete erdirmeye gelen Mübarek Ramazan ayına Hoşgeldin diyor ve bu mübarek ayın faziletinden, bereketinden bahsetmeyi uygun görüyoruz insaallah.
Ramazân-ı Şerif ayının fazileti
“Ramazân-ı şerîf ayı büyük bir aydır. Bu ayda nâfile olarak yapılan namaz, zikir, sadaka ve benzeri bütün nâfile ibâdetlerin sevâbı Ramazân-ı şerîf ayının dışında edâ edilen farzların sevâbına denktir. Kim bu ayda bir farzı edâ ederse Ramazân-ı şerîf ayının dışında yetmiş farzı edâ etmiş gibi olur. Kim bu ayda bir oruçluya iftar ettirirse bu, onun günahlarının bağışlanmasına ve cehennemden âzâd olmasına vesîle olur inşallah. Oruç tutanın sevâbından hiçbir şey eksilmeden, aynı sevap kendisine de verilir. Kim bu ayda emri altında bulunanların işlerini hafifletirse Allâhü Teâlâ onu bağışlar ve cehennemden âzâd eder inşallah.
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.), Ramazan ayı girdiğinde bütün esirleri serbest bırakır, her isteyenin istediğini verirdi. Kim bu ayda hayırlar ve sâlih ameller işlemeye muvaffak olursa, o kimse senenin tamamında hayırlı amel işlemeye muvaffak olur. Bu ayı dağınık bir vaziyette geçiren kimse, senenin tamamında dağınık olur. Bu ayı fırsat bilerek mümkün olduğunca maddi ve mânevi derlenip toparlanmak için gayret göstermek lazımdır.
Allâhü Teâlâ, bu ayın her bir gecesinde, azâbı hak etmiş binlerce kişiyi cehennemden âzâd eder. Bu ayda cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır, şeytanlar zincirlere vurulur, rahmet kapıları açılır.
İftarı acele (ilk vaktinde) yapmak ve sahuru geciktirmek (son vaktinde yapmak) Peygamberimizin sünnetlerindendir. Peygamberimiz (s.a.v.) bu hususa çok dikkat etmiştir. Zira iftarı acele yapmak ve sahuru geciktirmek, oruç tutanın kendi âcizliğini ve ihtiyacını itiraftır ki kulluk makamına münasip olan budur. İftarı hurma ile yapmak sünnettir. Peygamberimiz (s.a.v.), iftar vaktinde şu duayı okurdu:
‘Zehebe’z-zameü vebtelleti’l-urûku ve sebete’l-ecru inşâallâhü teâlâ.’ (Manası: Susuzluk gitti, damarlar ıslandı ve (amellerimizin) sevabı inşâallâh hâsıl oldu.)
Bu ayda teravih namazı kılmak ve Kur’ân-ı Kerîm hatmi yapmak, birçok fayda ve sevap kazandıracak olan sünnet-i müekkedelerdendir.
Allâhü Teâlâ bizleri, Habîbi aleyhi ve alâ âlihi’s-salâtü ve’s-selâm hürmetine bu güzel ve ferahlatıcı amelleri yapmaya muvaffak kılsın.” inşaallah. Âmîn.
Bu vesileyle Hoşgeldin Ya Şehr-i Ramazân diyoruz. Tüm İslam âleminin, Ümmet-i Muhammedin, Vatanımızın ve Milletimizin mübârek Ramazan-ı Şerif ayını tebrik ederiz. Ramazan-ı Şerif ayımızın hakkımızda nice hayırlara, bereketlere, fetihlere vesile olmasını temenni ederiz. Inşallah mübârek Ramazan Bayramı sabahınada ulaşmayı Yüce Allah’tan Celle Celâlühü niyaz ederiz. Hoşgeldin Yâ Şehri Ramazan… Hayırlı ve Bereketli Ramazanlar dileriz.
Vesselâm.
Nihat Gülal
İmam-hatib