Aşılar üzerine başlatılan tartışmalar, Kovid-19 dalgasının başlamasından bir yıl sonra hala hararetle devam ediyor.
Bu tartışmaların ortasında, bir yandan “yarar-risk” değerlendirmesine mensup olan eczacı lobileri var. Öte yandan ise Edward Snowden usulü dürüst ve bazen muhbir doktorlar var. Kendimce mütevazı medikal görüntüleme teknikeri olarak bu alanda var olan birkaç yolsuzluklardan bahsedeceğim.
Bu makalede, denyimli fakat ana akım eczacı şirketlerin söylemlerine karşı çıktıkları için sansürlenmiş doçentlere söz hakkı vereceğiz.
Fransız INSERM’in (Institut national de la santé et de la recherche médicale) onursal genetik bilimcisi Alexandra Henrion Caude ile başlayalım. Ona Göre, bu mRNA aşı daha çok “genetik terapi”ye benziyor fakat hasta bireylere değil sağlıklı bireylere verildiği için “deneysel genetik aşı”dan söz ediyor.
Bunun yanı sıra kısa, orta ve uzun vadede bilgimiz olmadığı için bu aşı bizi “tam bir deney topluluk”a çevirdiği iddia ediyor.
Dahası Birleşik Krallık ve Güney Afrika’da gibi bu aşılar yeni tip variantlara yol açığtını ileri sürüyor.
Onunla Birlikte Fransız doktor Christian Perronne bu mRNA bu aşılar retrovirus taşıdığımız için ve bu retrovirüsler reverse transcriptase denilen bir enzimaya sahip olduklarından dolayı RNA’dan DNA ceviri yapabilirler ve böylece genetiğimiz değişebilir.
Bu aşıların ve olası bir retrovirus arasındaki etkileşimi geri dönüşümsüz hatta kalıtsal etkiler yaratabilme riski var.
Dublin Ünvestitede bağışıklık bilimi ve bioloji profesörlük yapan doktor Dolores Cahill’e göre, bu tür aşılar üst üste verilmemeli, ikinci dozdan itibaren kronik bağışıklık sistemi hastalıklar meydana gelebilir.
Bïtün bu uzmanların ortak noktası “komplocu” olarak yaftalanmaları olması.
Her neyse, onların argümanlar sağlamdır ve genel bilmci camiası tarafından duyulmalıdır.
Astra-Zeneca aşısı “yarar-risk” sınavını çuvalladı. Nitekim genç bir Norveçli sağlık çalışanın beyin kanamasından sonra vefat ettikten sonra piyasadan çekildi.
Umarız böylece Pfizer-BioNtech, Johnson et Johnson et Moderna feci sorunlar ortaya çıkmadan iyi haberler gelir.
Bana geliştirilmiş grip aşıları Rus aşısı Sputnik veya Çin aşısı Sinopharm sulursa, yine tedbirlerle iyileşmeyi tercih ederim. Örneğin C, D vitamini ve çinko kullanarak veya kapalı mekanlarda maskemi takarak. Yine de, güvenlikleri doğrulanırsa, yaşlılar ve risk altında olan büyük ölçekli tercihli aşılamaya karşı çıkmam.
Erken hastalık dönemi tedavilerde gündeme getirmek lazım. Ivermectine, Azithromycine ve Klorokin’in yararları ile zararların da tartışılması gerekir.
Özler Atalay Yükseloğlu
