Meyvenin sebzenin bütün nebadatın ilgiye bakıma göre verimliliği gibi kişide aldığı ahlaki kurallara göre hareketler eder. Çocukca hareket etmek yetişkinlerde komik bir hal alır.
Küçük yaştan aile eğitimini iyi alan kişiler daha ergenlik çağına henüz ayak basmadan duruşlarını belli ederler. Bir ata sözümüz bunu çok âla ifade etmiş. “Akıl yaşta değil başta olur.”
Takip ettiğimiz farklı farklı sosyal ağların profillerine bakıldığında, bay olsun bayan olsun kişilerin karekterleri rahatlıkla okunabiliyor. Bunun için bir okul okumak pisikoloğ olmak gerekmiyor.
Yukarda bay bayan hitabı kullanmak yerine Beyefendiler Hanımefendiler kullanmak isterdim. Lakin sosyal ağlardaki paylaşımların çoğu bu hitabı kullanmamıza engel oluyor desek yeridir. Elbette beyefendiler hanımefendiler de var. Bu durumunu koruyanları tenzih ederiz.
Yine bir ata sözümüz şu ifade de bulunur. “Ağaç yaş iken eğilir.” Yaş iken eğilmeyen ağaçtan baston olmaz, kuruyunca farklı kalıplara koymaya çalışsan çat diye kırılır. Bu ata sözümüzü baz alarak hareket edersek temel eğitimini iyi almamış kişiye şu şöyle olsa daha iyi olur dediğin zaman ukâlalığa baş vurur ve yaptığının doğruluğunu savunur. Güzeli örnek almak yerine yaptıklarını huy edinmiş benimsemiş bu tavrını aksi hareket ile bertaraf etmek güç olur,hatta doğru söyleyene çemkirir. Gerçi bir ata sözümüzde bunun üzerine basa basa teyit eder… Neydi o ata sözümüz..? “Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.” Sanırım bu ata sözümü geniş izaha gerek yok,azıcık akil baliğ olan anlar.
Ne demiştik? Sosyal ağlardaki paylaşımlar..!
Herkesin paylaşımı kendisini bağlar fakat insanların öyle paylaşımları var ki, aile ortamını, ev içi halini evde giydiği giysiyi hatta yatak odasında giydiği giysiler ile sosyal ağlarda pozlar verebiliyorlar. Bir misafiri geliyor misafirinin özel ziyaretini manşet manşet ekranlara taşıyorlar.
Ata’dan, eşten, dosttan yaşananlardan ibret almayan kişiden doğru hareket beklemek yaş iken eğilmeyen ağaçtan şekil beklemek gibi bir durum olsa gerek.
Geçmişimiz bizlere öyle güzel nashaihatlar bırakmışlar ki. Bu nasihatlardan bir taneside şu ifade kullanılır. “Dost acı söyler ama ilacı söyler.”
Kalemden süzülen kelam dostlarımızadır.
Tavrımız dinimize milletimize yakışır olmalı.Aldığımız yanlış eğitim ile sonradan görmeliğimiz ile ne oldum delisi olmamalı. Güzel ananelerimize, kültürümüze tırpan olmak yerine besleyici pınar olunmaya gayret edilmeli. Kişinin yaptığı yanlış bir hareketi özellikle yurt dışında milletine ve din’ine bağlanıyor. Bu sebeple sorumluluklarımızın farkında olalım. Evlerimiz mahallelerimiz sinama değil başkalarının her halimizi seyretmeleri için.
Gül yetiştir, saksı da haz alsın
Fırsat ver arıya,polenin bal olsun
Doğrudan yana ol, eğriler de öğrensin
Abdil’im dost bilenlere selam olsun.
Abdil Göktekin