Panik Atak nedir?
Birden bire başlayıp giderek şiddetlenen ve 10 dakika içerisinde zirveye ulaşan yoğun dehşet, sıkıntı ve korku nöbetlerine Panik Atak denir. Hastalar genellikle kriz geçirdim diye tabir ederler. İlk 10 dakika içinde zirve yapan atak 30 dakika yada 60 dakika boyunca devam edip kendiliğnden kaybolur. Atak geçirenler genelde durumun farkına varamaz ve başka bir nedenden dolayı hasta olduğu kaygısıyla soluğu acil serviste alır. Birkaç kez acil servise gittikten sonra genelde teşhis konularak gerekli psikolojik desteğe başlanır. Lakin koronodan dolayı insanların ekstra alarmda oldukları şu günlerde hasta olma korkusu ve acil servise gittiği takdirde korona virüsüne maruz kalacağı korkusu birleştiği için, sokağa çıkmanında yasak olduğundan dolayı insanlarımızı büyük sıkıntılar bekliyor. Bilhassa Türk toplumunda psikolojik sorunlar bir tabu olduğu için yakın çevresinden yardımda isteyemeyen insanımız basit şekilde atlatabileceği atağı atlatamamakta ve kronik bir Panik bozukluğuna aday olmaktadır. Ben şahsen doktor olmamakla beraber İslami Manevi, Ruhi Danışmanlık Yüksek Lisans eğitimi aldığım için bu alanda çokca kitap tozu yutmuş veya vaka analizlerini inceleyerek belli başlı ana hatları tespit edebilecek duruma geldiğim kanatıyla sizlerle görüşlerimi paylaşıyorum. Paylaştığım bilgiler sadece bu zor zamanlarda siz kardeşlerime manevi destek olmak amaçlıdır. Sizlerde oluşabilecek rahatsızlıklarda ilk baş vurmanız gereken bir uzman doktor olup, bu konuda ev doktorunuzla istişare etmeniz en doğrusudur. Eğer birazdan belirteceğim belirtiler sizdede oluyorsa Panik Atak geçiriyor olabilirsiniz ve ilk yapmanız gereken panik halini kabullenmeniz ve ortamı velveleye vermemek olacaktır.
Panik Atağı nasıl tesbit edebiliriz?
- Göğsümüzde bir sıkışma veya ağrı
- Kalp atış hızında yükseliş, carpıntı
- Nefes darlığı veya boğulur gibi olma ( korona zamanı ekstra panik haline sebep olabilir)
- Terleme
- Soluk almama, yani tamamen kesilmesi ( uyku halinde de olabilir ve korkarak uyanmaya sebep olabilir, uyku apnesi varmı baktırmak ta bizi rahatlatacaktır)
- Bulantı, baş dönmesi veya bayılacak gibi olma
- Üşüme varmışcasına titreme gelmesi veya ürperti
- Etrafındaki canlı, nesne veya kendisini bir acayipmiş gibi algılama ve hissetme
- Ölüm korkusuyla beraber çıldırma korkusu. Bu ikisi kişinin kontrolunü kaybetmesinede sebep olabilir
Tıp çevreleri bu belirtilerin en az 4 ünün bir arada bulunması hallerinde kişiye Panik Atak teşhisi koyarken 4’ den daha az belirti gösterenlerde teşhis kısıtlı panik atak olarak konulur. Daha önceden panik atak geçirmiş ve kronikleşmiş olan kardeşlerimiz varsa zaten bir tedavi başlanmış olacağı için bu pandemi günlerinde doktorlarının tavsiyelerini ve gerekli görülen ilaçlarını kullanmaları kendileri için faydalı olacaktır. Eğer bu belirtilerden bazıları sizde görülmeye başladıysa korkmayın beyniniz sizi öldürmeye değil yaşatmaya çalışıyordur. Herzaman biraz korku insanı yaşama daha çok bağlayarak daha akılcı önlemler almasına sebep olur. Eğer kişi korkuyla baş edememişse korku yerini umursamazlığa terkederek insanın hayatını tehlikeye atacak şeyler yapmasına sebep olabilir. Mesela bize bişey olmaz diyerek sokağa çıkma yasağını illegal aktivitelerle bozup kapalı kapılar ardında toplantılar düzenlemek gibi. Bu ve benzeri davranışlar sergileyen insanların korkusuzmu yada çaresizmi olduğu tartışmaya açık bir konudur. Size tavsiyem korku haliniz olsun ama kararınca olsun. Bu yukarıdaki saydığımız hallerden birisi yada bir kaçı sizde görülürse birazdan bahsedeceğim şekilde davranmanız size yardımcı olacaktır inşaallah.
Önlem alınıp bir an evvel çözüm yolu bulunmazssa ne olur?
Eğer önlem alınmazsa ataklar tekrarlayabilir. Daha sonraları atak tan ziyade atak geçirme korkusu insanın başına bela olur ve kaygı bozukluğuna sebebiyet verir. Artış gösteren kaygı kalp krizi geçirip ölme, delirme veya her an ölebileceği hissiyatı doğuracağı için depresif bir hal almaya başlar. Tüm bu tepkimeler kisinin Korona pandemisi sonrası bile hayatını etkileyebileceği için dikkatli olunmalı ve bizleri kötü bir alışkanlığa da sevk etmemelidir. Kaynaklarda kronik atakları olan kişilerin uyuşturucu veya alkole yönlenebildiğini göstermektedir ki bu hiçte istemediğimiz bir durumdur. Eğer atak hali olmuşsa korkmadan bu atağı düşünmemeye çalışın ve birdaha olmaması için manevi destek olarak Kuran’ a sarılın, Allah’ ın yarattığı alem üzerine tefekkür ederek düşüncelerinizi panik olgusundan olabildiğince uzaklaştırın. Çünkü panik gelebileceği korkusu sizi panikten çok yoracaktır. Okuycularımızın tanıdıkları arasında kronikleşmiş Panik Atak rahatsızlığı bulunan kardeşlerimiz varsa hatırlayacaklardır ki sürekli kaygı bozukluğu ve atak geçirenlerin, yalnız kalamama durumu vardır. Eğer yalnız kalırlarsa kalp krizi geçirip ölecekleri ve kimsenin onları görüp hastaneye götüremeyeceği, başkalarının bulunduğu bir yerde acayip ve delice hareketler yapıp rezil olma, veya kontrolunü kaybedip sevdiklerine zarar verme korkusu olarak karşımıza çıkar. Şunu unutmayınki beyinde gelişen bazı aktiviteler sonucu ortaya çıkan Panik atak daha ortaya hiç çıkmadan önlenebilir. Evde karantinada kalmak zorunda kaldığımız bu zor günlerde bir birimizi telefonla görüntülü arayarak sosyal iletişime geçebiliriz. İlla birisini çok iyi tanımak veya dost olmak gerekmez. Global bir salgının yaşandığı şu günlerde yakın yada uzak demeden akrabalarımızı arayıp hal hatırlarını sorabiliriz. Eğer kalbini kırmış olduklarımız varsa arayıp özür dileyebilir, hatta bizim kalbimizi kıranlar olduysa arayıp seni affettim diyerek rahatlayabiliriz. Çünkü affetmek huzur verir. Unutmayın Panik beynimizin Nöron adı verilen hücrelerince salgılanan hormonların sıradışı bir şekilde salgılanmasıyla ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Normal hayatta ağır spor yaparken salgılanabilen bir hormon oturuken veya yatarken salgınalabilir bu bizim öleceğimiz anlamına gelmez. Korkmayın panik atak asla ölümcül bir kriz değildir. Kriz anında ise şeytanın vesveselerine açık hale gelmek asıl bizim için tehlikelidir. Madem doktora gidemiyorum bir falcıya, medyuma veya bunlara benzer bir yere gideyim de demeyin sakın. Hastalığı yaratan Allah (cc) şifasınıda yaratmıştır. Şifası olmayan tek şey ise eceli gelmiş ölümdür. Eceli gelmeyen insanı Dünya’nın tüm tahkimatları bir araya gelse öldüremezler. Eceli gelmiş bir insanı ise Dünya’nın en sağlam ve korunaklı kalelerine saklasanız, en modern hastahanelerde tedavi altına alsanız mukadderatın önüne geçemezsiniz. Kaldıki üzüntü ve streshali sadece bizim yaşadığımız bir hal değildir. Fahri kainat efendimiz Muhammed sas efendimiz dahi hüzün ve darlık hissetiği dönemlerden geçmiş ve Allah’ın yardımıyla bu hallerden çıkmıştır. Peygamberlik öncesi ve sonrası tüm acılarının bittiği müjdesi İnşirah suresi ile müjdelenmiştir ve teselli edilmiştir. Peygamberimizin dünyalık bir derdi yoktu. O Dünya için asla gözyaşı dökmez, Düyna’ya değer vermezdi, zaten ona çektirilen eziyetlerde bu yüzdendi. İnşirah suresiyle teselli Rasulallah’ la beraber tüm müminler içindir. Senin göğsünü açmadıkmı? diye başlayan sure O’ nun kalbinin açılarak zemzemle yıkanmasını anlattığı gibi, ruhunun ilim ve hikmetle zenginleştirildiği, üzüntü ve sıkıntısı giderilerek kalbine ferahlık verildiğini ifade etmektedir. Anlayacağımız o ki sabr edip sıkıntılara göğüs gerer ve Allah’ a tevekkül edersek bizde bu içine düştüğümüz durumdan en kısa zamanda felaha çıkacak ve Allah’ın inayetiyle kurtulacağız. Dua nın gücüne inanmalı bol bol dua etmeli. İnşirah suresi, muavezeteyn surelerini okumayılız. Panik atak geldiği zaman insanı en güvenli limanı anne karnındaki cenin pozisyonuna çekmek isteyen beyin bizi bükülmeye zorlayacak biz bunun tam tersini yapmalı ayağa kalkıp dik pozisyona geçmeli, diyaframdan nefes alıp vererek bildiğimiz dulara sarılmalı ve Hz Muhammed (sas)’ a salavatlar okumalıyız. Biz bir bütün olmayı başardığımız müddetce Allah (cc) bizim gönül dünyamızı mamur edecek ve hertürlü krize karşı bize İnşirah’ ını gönderecektir. İnşirah suresini Arapça’sı ve Türkçe mealinden okumaya devam edelim inşaallah. Allah’ a emanet olunuz.
