Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 79. yıldönümü münasebetiyle T.C. Brüksel Büyükelçiliği tarafından, Büyükelçilik personeli ve bağlı Müşavirliklerin katılımıyla 10 Kasım 2017 Cuma günü bir anma programı tertiplendi.
Anma töreninde açılış konuşmasını yapan Büyükelçilik Maslahatgüzarı Engin Solakoğlu, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin 79. yılında anma programına katılanları selamladı, program çerçevesinde saygı duruşunda bulunulacağını, bunu müteakip Büyükelçilik Askeri Ataşesi Piyade Albay Ahmet Aşık’ın sunumu ile bu yılki anma töreninin tamamlanmış olacağını ifade ettikten sonra konukları Atatürk’ün anısına saygı duruşunda bulunmaya ve akabinde İstiklal Marşımızı söylemeye davet etmiştir.
Askeri Ataşe Piyade Albay Ahmet Aşık yaptığı sunumda, aramızdan ayrılışının 79. yıldönümünde, Cumhuriyetimizin kurucusu, Büyük Devlet Adamı ve Başkomutan Atatürk’ü bir kez daha saygıyla ve şükranla andığımızı vurguladı.
Takdimin ana hatları aşağıda sunulmaktadır:
“Tarihte çok az sayıda liderde bir arada görülebilecek özellikleri şahsında bulunduran Atatürk, olağanüstü bilgisi, sabrı, akılcılığı, planlama ve zamanlamadaki dehası, hedeflerine varma azmi, kararlılığı ve enerjisi ile Türk milletinin yeniden doğuşunun önderidir.
“O sadece askerî yönü ile değil, siyasî, iktisadî ve kültürel yönüyle de donanımlı bir liderdir. Bu donanımın sırrı ise okumaya, incelemeye ve araştırmaya verdiği önemden kaynaklanmaktadır. Atatürk, ömrü cephelerde ve yoğun bir mücadele ile geçmiş olmasına rağmen, o günün şartlarında çeşitli dillerde binlerce kitap okumuştur.”
“Hem fikir hem hareket adamıdır. Fikir ve düşüncelerinin özü, her türlü dogmatik unsurdan sıyrılmış akılcı bir dünya görüşüdür. Memleket gerçeklerinden kaynaklanan, problemler karşısında aklın ve ilmin rehberliğini kabul eden fikirleri, gerek Türk Bağımsızlık Savaşı’nın gerekse onu izleyen Türk çağdaşlaşma hareketinin esasını oluşturmuştur.”
“Bir milletin varlığı öncelikle o milletin kendini koruma azmi ve bu azmin desteklediği silahlı kuvvetleri ile sağlanabilir.” demiş ve bunu şöyle açıklamıştır: “Memleketimizi ve milletimizi mutluluğa ulaştırmak için iki orduya ihtiyaç vardır. Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, diğeri milletin geleceğini yoğuran irfan ordusudur. Bu iki ordunun her ikisi de değerlidir, yüksektir, verimlidir, saygındır.”
“Bugün bile, fikirleri ve eserleriyle yolumuzu aydınlatmaya devam eden Atatürk;
Muharebe meydanlarında Türklüğü esaretten kurtaran bir kumandan,
Milli mücadelede milli birliği temin eden bir lider,
Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu büyük bir siyaset adamı,
Milletin ve devletin çehresini değiştiren kudretli bir inkılâpçıdır.”
“Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” diyerek Türkiye Cumhuriyeti’ni bizlere miras olarak bırakmıştır.”