“Evet diyen gurbetçi Devleti zarara uğratmış”

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye’de yayın yapan bazı haber sitelerinde “Gurbetçiler devleti 60 milyon lira zarara uğrattı” başlığı altında bir haber geçti. Haber gözlerden kaçmadı. Özellikle de gurbetçinin gözünden. Daha doğrusu yaz tatilini anavatanında geçiren ve 11 ay boyunca Türkiye’ye gitmek üzere sabırsızlanan gurbetçinin. Belki maddi açıdan hayatı rahat olmadığından dolayı, özel arabasına sıkıştırdığı ailesiyle birlikte binlerce kilometre yol kateden, katederken de hayatını karartma pahasına türlü çileler çeken benim gibi gurbetçi kardeşlerimin.

Resmi bir kaynağın gösterilmediği ve “iddia edildi” tarzı habercilikten öte gitmeyen bu haber, aynı zamanda itici bir yönüyle de ön plana çıkıyor. Geçtiğimiz Ağustos ayının sonuna doğru “Gurbetçilerin çevreye attığı çöpler tepkilere neden oldu” başlığı altında yapılan ve o günlerde çok tepki gören haberden sonra yapılması, belli ki birilerinin gurbetçiyi hedef tahtasına oturtma gibi bir gayreti olduğunu gösteriyor.

Türkiye’de bu tür haberleri yapan bir kesim gazeteci, geçmiş bilgisayarının arkasına, gurbetçiyi yakından ilgilendirecek en basit konuları haberleştirerek gurbetçiyi adeta “Vurun abalıya” durumuna düşürmeye çalışıyor.

Şimdi gerçeği yansıtmayan bu haberi şöyle bir gözden geçirelim.

Bir kere başlık ofsayt. Belli ki, haberi yazan arkadaş “Gurbetçiler Devleti 60 milyon Lira zarara uğrattı” diye başlık atarak direk gole gitmeye çalışmış ancak beş metre arayla ofsayta düşmüş. Çünkü 60 milyon zarar dediği yerde sanki gurbetçi yüzünden Devlet batmış. Elbette Devlete yönelik yapılan zararın en ufağı bile kötüdür ve Devletin zarar ettiğini kimse istemez lakin böyle de başlık atılmaz ki.

Toplam 5 cümleden ve 687 kelimeden oluşan haberde bir kere resmi bir kaynak gösterilmemiş. Bir gün öncesinde haberin ilk kısmında “iddia edildi” ile biten cümleyle yine ofsayta düşülen haberde, söz konusu haber sitesine yazdığım mail sonrası yapılan birkaç rötuştan sonra o cümlenin sonunda “ortaya çıktı” diye geçilmiş.

Haberde “Gurbette yaşayan Türk vatandaşlar memlekete dönerken HGS ve OGS gişelerinden kaçak geçiş yaparak devleti zarara uğrattığı ortaya çıktı.” cümlesi tam bir fiyaskodur. Gurbetçinin sanki amacının Devleti zarara uğratarak kaçma niyetinin olduğuna nispet yapılıyor. Devamında sayıştayın raporundan bahsediliyor ancak ne zaman yayınlandığı ve hangi rapor olduğu hakkında hiçbir bilgi yok. Yani pozisyon yine ofsayt.

Haberde yine 1 milyon 630 bin yabancı araçtan söz edilerek bunların gurbetçi oldukları varsayılmış. Al sana bir ofsayt daha.

Belli ki, bu haberi yazan sözde gazeteci ömründe hiçbir zaman gümrük kapısı görmemiş. Zira görseydi, böyle bir haber yazmazdı. Ancak yazmış çünkü hem bazı detayları bilmiyor hem de belli bir amacı var. Yani kasıtlı yazılmış bir haber. Bu haberi yazan gazetecinin ciddi bir şekilde sorgulanması lazım.

Bir kere, genel olarak gümrük kapıları deniliyor. Bu gümrük kapıları Kapıkule, Dereköy, Hamzabeyli, İpsala ve Pazarkule’den oluşmuyor. Türkiye’de karayolu üzerinden yapılan giriş çıkışlar için toplam 27 tane gümrük kapısı vardır ki, zaten Türkiye’nin Güney ve Güneydoğu tarafından yer alan sınır kapılarını Avrupa’daki gurbetçiler bilmezler. Ayrıca izin sezonu da dahil tüm yıl, Kapıkule ve İpsala gibi Avrupa tarafındaki gümrüklerden her sene çok sayıda Bulgar ve Yunan plakalı araçlar giriş yapıyor. Yabancı plakalı TIR’ları da unutmamak lazım. Zaten kaçak geçişlerin birçoğunu yabancı plakalı TIR’ların yaptığı daha önce yetkililerce dile getirilmişti.

Ancak fatura bilinçli bir şekilde gurbetçiye kesilmeye çalışılıyor. Neden mi? Nedeni belli işte. Geçtiğimiz Nisan ayında yapılan Başkanlık referandumu. Referandum ne alaka demeyin. Bal gibi de referandumun yüzünden. Gurbetçilerin yoğunlukta yaşadığı Batı Avrupa ülkelerinde ”Evet” oranının yüzde 60’larde 70’lerde olması, Türkiye’deki hayırcıların kızdırmıtı. Çünkü Avrupalı Türkler, elli küsür senedir ilk kez, Türkiye’de yapılan önemli bir seçimin sonucunu etkilemeyi bilmişti. Zaten o günden itibaren bazı platformlarda gurbetçilere yönelik kıyım operasyonları başlatıldı. Gurbetçiler kimi zaman aşağalandı kimi zaman hor görüldü. “Gurbetçilerin çevreye attığı çöpler tepkilere neden oldu” ve “Gurbetçiler Devleti 60 milyon Lira zarara uğrattı” başlığı altında yapılan haberler de bu oyunun bir parçası.

Şimdi bu haberi yazan gazeteciye sormak lazım. Bu haberi bu şekilde yazman için elinde sağlam bilgiler var mı? HGS ve OGS gişelerinden kaçış geçiş yapan araçların yüzde kaçı gurbetçiye ait, yüzde kaçı Bulgar plakalı, yüzde kaçı Yunan plakalı, yüzde kaçı Gürcistan plakalı, vs… Bir de yüzde kaçı TIR? Elinde kesin bilgiler var mı?

Gazeteci, bu arada gurbetçinin Devleti 60 milyon zarara uğradığını yazarken, gurbetçinin bıraktığı 5 milyar euro’yu neden yazmadın? Peki, gurbetçinin çaldırdığı mallarını vehayut yediği kazıkları neden yazmadın? Yaz sezonu gelirken, fiyatların neden arttığından söz etmedin? Gurbetçilerin yoğun olarak yaşadıkları şehirlerde, bir aprtman dairesinin bazen 2 gurbetçiye satıldığını da yazsaydın ya. Gurbetçinin arabasına vurduluğunda genellikle gurbetçinin haksız çıkarıldığını ve trafik polisinin genellikle gurbetçiye ceza kestiğinden de söz etseydin. Daha hangisini sorayım?

Gurbetçiyi bu tür haberlerle karalamaya çalışan gazeteci arkadaşım, bil ki bu işler böyle olmaz. Böyle haberler yazılmaz. Bu şekilde ofsayttan kurtulamazsın. O beğenmediğin, o küçük gördüğün gurbetçiler varya o zorluklar içerisinde bugünlere gelmiş gurbetçiler, öteki alemde yakana yapışırlar. Hesabını veremezsin. Çünkü Türkiye’nin bugünlere gelmesinde, Avrupa’nın 50 küsür yıldır kahrını çeken ve her sene milyar eurolarla yatırım yapan gurbetçilerin payı büyüktür. Bunu sakın unutma…

Cafer Yıldırımer

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.