Brüksel Aile Danışma Merkezi F-Amis, “Şiddet varsa ben yokum” isimli seminer düzenledi.
Aileyi tehdit eden büyük sorunlardan biri olan şiddet konusunda katılımcıların bilgilendirildiği seminer, 20 Nisan Perşembe günü saat 11.00’de Turkse Unie Brüksel şubesi seminer salonunda yapıldı.
F-Amis Brüksel Aile Danışma Merkezi Müdürü Tekin Deniz açılış konuşmasında: “Şiddet aileyi ve bireyleri tehdit ediyor. Başta fiziksel şiddet olmak üzere, diğer şiddet çeşitlerini azaltmak için herkese büyük görevler düşüyor. Şiddetin önlenmesinde hem ailevi, hem insani, hem dini, hem ahlaki, hem de eğitim boyutları asla göz ardı edilmeden, tam bir seferberlik içinde tüm toplum bilinçlendirilmeli.” diyerek toplumsal farkındalığa vurgu yaptı.
Şiddetin bahanesi ve özrü yoktur
Konuşmasına şiddetin tarifiyle başlayan Pedagog Neslihan Budak “Şiddete yol açan bir neden yoktur. Herkes şiddet mağduru olabilir, kişiliğin zayıflaması bunu kolaylaştırabilir. Şiddetin bahanesi ve özrü yoktur.” dedi. Daha sonrasında cinsel, psikolojik, fiziksel ve ekonomik şiddet türlerini açıkladı.
Şiddetin doğurduğu sonuçları örnekleriyle açıklayan Budak: “Şiddet, bir insanın sağlığını, zihnini, çalışma yeteneğini, ailesiyle olan ilişkilerini, kısacası insanın tüm hayatını olumsuz etkiler. Hatta daha ilerisinde madde tüketimine bile neden olabilir.” diyerek konunun ne denli önemli olduğunu vurguladı.
Aile içi şiddet çocukların dünyasını altüst ediyor
Aile içi şiddetin çocuklar üzerindeki etkisine değinen Neslihan Budak: “Çocuklar hassas olduğu için, fiziksel sağlığını, zeka gelişimini, duygusal gelişimini, kişiliğini, kısacası çocuğun genel gelişimini kısa, orta ve uzun vadede olumsuz etkiliyor. Çocuk kendi köşesine çekilir, ileride başkalarıyla duygusal bağ kurmakta zorlanır, birilerine güven duyması zor olur, duygularını kontrol edemeyebilir, duygusal anlanda sorun yaşar ve kendi ilişkilerinde şiddet eğilimi gösterebilir.” diyerek oluşabilecek durumları anlattı.
Şiddet herkes için önemli bir sorundur
Psikolog Safiye Kotaoğlu ise konuşmasında şiddetin önlenmesine yönelik çözümler konusunda bilgi verdi. Çok yönlü ve karmaşık bir sorun olduğu için çözümün de çok boyutlu olarak ele alınması gerektiğinin altını çizen Kotaoğlu: “Yapılacak ilk iş, bu sorunu sorun olarak kabul etmek. Aile içi şiddetin önlenmesinde sorunun çözülebilmesi için, öncelikle onun farkında olmak ve varlığını kabul etmek gerekir.” diye konuştu. Bu konuda profesyonel destek almanın önemini vurgulayan Kotaoğlu, şiddet gören çocuğun ve ailenin mutlaka psikolojik destek alması gerektiğini belirtti.