(AA) – Mitsubishi Electric Türkiye Başkanı Masahiro Fujisawa, “Karbon salınımını 100. yıldönümümüz olan 2021 yılında 2001 mali yılına kıyasla yüzde 30 azaltmayı amaçlıyoruz” ifadesini kullandı.
Şirket açıklamasında görüşlerine yer verilen Fujisawa, Mitsubishi Electric’in teknolojik yeniliklerle daha aydınlık bir gelecek yaratmak için çalıştığını ve evler, ofisler, fabrikalar, altyapılar ve hatta uzay için yaptığı işler aracılığıyla sürdürülebilir bir dünyanın desteklenmesine katkıda bulunduğunu dile getirdi.
Mitsubishi Electric’in, çevre yönetimi konusundaki tutumunu ifade eden “Eco Changes” (Eko Değişim) ilkesi çerçevesinde, hem kendi çalışanlarının hem de toplumun eko-bilinç düzeyini artırmak için çalışmalar gerçekleştirdiğini bildiren Fujisawa, şunları kaydetti:
“Mitsubishi Electric olarak, 100. yıl dönümümüz olan 2021 yılına doğru ilerlerken uzun dönemli çevresel yönetim vizyonumuz ‘Çevre Vizyonu 2021’ doğrultusunda hareket ediyoruz. Bu vizyon kapsamında toplumun karbon salınımını düşürmeye, geri dönüşüme dayalı bir toplum yaratmaya, biyolojik çeşitliliğe saygı duyarak doğaya uyum sağlamaya ve çevre bilincini artırmaya yardımcı olmayı hedefliyoruz.
Mitsubishi Electric, tüm çalışmalarında sürdürülebilir dünyanın önündeki en önemli engelin iklim değişikliği olduğu bilinciyle hareket ediyor. 2021 hedeflerimiz paralelinde, karbon salınımını düşürmeye yardımcı olmak için ürün kullanımından kaynaklanan karbondioksit salınımını 2001 mali yılına kıyasla yüzde 30 azaltmayı amaçlıyoruz. Bunun için de enerji tasarruflu yenilikçi ürünler geliştirerek bunların kullanımını yaygınlaştırmak için çalışıyoruz. Sürdürülebilir büyümenin bir ön koşulu olarak, Mitsubishi Electric bünyesindeki üretimden kaynaklanan karbondioksit salınımını da 1991 mali yılına göre yine yüzde 30 oranında azaltmayı hedefliyoruz.”
2016 Çevre Raporu’na göre hedeflere ulaşıldı
Fujisawa, Mitsubishi Electric’in 2016 Japon mali yılına (1 Nisan 2015 – 31 Mart 2016 dönemi) ilişkin Çevre Raporu’nun açıklandığını belirterek, burada temel hedeflere ulaşıldığını ve tüm dünyada çevre yönetiminin güçlendirildiğini ifade etti. Raporlama döneminde çevresel girişimlere yapılan yatırımın yaklaşık 45 milyon dolara ulaştığı bilgisini paylaşan Fujisawa, şu açıklamalarda bulundu:
“Mitsubishi Electric Corporation olarak, toplam yıllık sera gazı salınımlarını 1,28 milyon tona düşürdük. Böylelikle 1,4 milyon ton olarak belirlenen hedefin yaklaşık 120 bin ton daha altına indik. Tesislerdeki klimaların, jeneratörlerin ve aydınlatmaların değiştirilmesi sonucunda enerji kaybı 13 bin ton azaltılırken, enerji izleme ve kontrol sistemlerinin kurulması ve kullanılması ilave 11 bin ton düşüş sağladı. 107 Mitsubishi Electric eko-ürününün neden olduğu karbondioksit salınımları ise 2001 mali yılına kıyasla ortalama yüzde 34 azaltıldı.
Doğaya uyum sağlamak ve çevresel farkındalığı artırmak için faaliyetlerimizi biyolojik çeşitliliğe saygı duyarak yürütüyoruz. Çalışanlarımıza doğayı gözlemlemelerini ve çevre için bireysel olarak harekete geçmelerini teşvik edecek koruyucu faaliyetlere katılma fırsatı veren markamız, zarar görmüş ormanlık alanları iyileştirmek amacıyla doğayı korumaya yönelik faaliyetlere de katılıyor. Mitsubishi Electric’in 2016 Çevre Raporu’nda doğa temelli kamu farkındalığı faaliyetlerine 3 bin 500 kişinin katılması hedeflenirken, bu sayı 4 bin 700 olarak gerçekleşti. Dünya genelindeki 98 bağlı şirkette uygulanan çevre yönetimi e-öğrenme programları, Mitsubishi Electric ekosferinde çevresel farkındalığın geliştirilmesine yardımcı oldu.”
Fujisawa, Mitsubishi Electric’in geri dönüşüme dayalı bir toplum için atık miktarını azaltarak, kaynakları yeniden kullanarak ve başka alanlarda kullanmak üzere geri dönüşüme tabi tutarak sürdürülebilir kaynak döngüleri geliştirdiğini belirtti.
Japonya’nın ilk büyük ölçekli, yüksek saflıkta plastik geri dönüştürme sistemini hayata geçirdiklerini kaydeden Fujisawa, Mitsubishi Electric’in ileri teknolojisi sayesinde yeni ürünlerde kullanılabilir geri dönüştürülmüş plastik oranının yaklaşık yüzde 70’e kadar yükseldiğini dile getirdi. Fujisawa, bu teknoloji olmadan, genellikle plastiğin sadece yaklaşık yüzde 6’sının kurtarılabildiğini ve yeni ürünlerde kullanılabildiğini bildirdi.