Federal Milletvekili ve Saint-Josse Belediye Başkanı Emir Kır, Le Soir gazetesine verdiği röportajda, Türklerin neden terör örgütü Daech saflarına katılmadıklarını açıkladı.
Arapların Daesh’in güçlü olduğu Suriye’dekilerle akrabalık bağları olduğunu ifade eden Kır, “Dolayısıyla burada olanlar direk olarak Arap dünyasını etkiliyor. Türklerin ise böyle bir bağı yok. İkinci olarak ta, buradaki Türkler din ve devlet işlerinin ayrıldığı laik bir gelenekten geliyorlar ve Devlete karşı büyük saygıları var. Türklerin dini kurumları daha düzenli ve köklü. Bu kurumlar toplumun her kesimine ulaşıyor ve onları kontrol altında tutabiliyorlar. Bu nedenle Türklerden çok az sayıda kişi Daesh saflarına katılıyor” ifadelerini kullandı.
Röportajda, Türkiye’nin Daesh’e petrol sattığı yönde sorulan soruyu cevaplayan Kır, “Neden Türkiye burada hemen yargısız bir şekilde infaz ediliyor. Neden Çin’den veya Amerika Birleşik Devletleri’nden bahsedilmiyor. Zira onların sattığı silahlarla binlerce kişi hayatını kaybetmekte. Daesh’in petrolünü kimin alıp, kimin sattığı net değil. Bu konuda herkes sorumlu. Bu mesele uluslararası bir meseledir. Ortada her alanda inanılmaz imkanları olan sözde bir devlet var Daesh. Demokrasimize savaş açmış. Paris’te kanlı eylemler yapıyor. Fakat bu sözde ülkeye karşı, hiçbir devletin tutumu net değil. Bir birlik yok. Belçika’da Daesh’e katılımlara göz yumuldu. Gidenlerin Bachar regimiyle mücadele edeceği düşünüldü. Fakat sonuç böyle olmadı” dedi.
Kır, “Belçika Hükümeti’nin terörle ilgili aldığı tedbirler konusunda ne düşünüyorsunuz” yönde sorulan soruya ise, cevap olarak, şu sözleri sarfetti: “Hükümet aldığı tedbirlerin çok azını hayata geçirdi. 400 milyon bütçe ayrıldı fakat nereye ne verildiği net değil. Bugün güvenlik güçlerinin kullandığı malzemeler çok eski ve eksik. Ayrıca lokal polis ve belediyeler bu bütçeden yeterince yararlanmadı.”
Saint-Josse belediyesinde radikalleşme ve terörle nasıl mücadele edildiğini anlatan Başkan Kır, “Biz belediye olarak diğer bazı belediyelerde Radikalleşme görevini üstlenen bir kişi fikrine sıcak bakmadık. Onun yerine sosyal görevlilerimizden (Eğitim, sosyal danışmanlar, psikologlar,…) oluşan bir birimi hayata geçirdik. Bu sosyal görevliler belediyenin her yerinde sürekli halkla, gençlerle diyalog halinde. Herhangi bir radikalleşme girişimini haber alınca, hemen bildirip, müdahale ediyorlar. Ben haftada bir görüş günü düzenliyorum. Halkımızla devamlı diyolağ halindeyiz. Ayrıca vatandaşlarımızın yaşam kalitelerini artırmak için çaba sarfediyoruz. Konutların yenileme primleri, spor çekleri veriyoruz. Temizlik çalışmalarını artırdık. Sokakları çiçeklendiriyoruz” diye konuştu.