SEÇİMLER, DİYANET VE MEKTUP POLEMİĞİ

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

1 Kasım’da yapılacak Genel Seçimler için yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın oy kullanma işlemi 25 Kasım Pazar günü sona erecek.

Muhtemelen  yaşanacak yoğunluk sebebiyle, haftasonu oy kullanma kabinlerinin  arttırılacağı ve oy kullanma işleminin saat 21.00’a kadar süreceği bilgisi verildi.

Haberin detayını Yenivatan’da okuyabilirsiniz:
https://yenivatan.be/haftasonu-oy-kullanim-saatleri-uzatildi/

Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız Türkiye’nin yönetimine dair kanaatlerini üçüncü defa sandık başına giderek ortaya koyacaklar.

Oy kullanma işleminde son dört güne girilirken, bize ulaşan rakamlara göre, bu seçimde kullanılan oy sayısı 7 Haziran seçimlerinde kullanılan oy sayısının altında olduğunu gösterdi.

Demokrasi, katılımcı demokrasi, vatandaşlık görevi, Milli İrade gibi süslü püslü cümleler kullanma zamanı değil.

Diğer taraftan ülkemizin son birkaç yılda içinde bulunduğu durumu anlatmak için ”Derin ve Stratejik Analizler” yapmaya da gerek yok.

Demokrasi ve sandıkla dalga geçenler ”Sandıktan tavşan da çıkar kuş da” ; “her şey sandık değildir” diyen küfürbaz bir zihniyete bürünenler de var, Milli İrade’ye ”Koyun sürüleri” yakıştırması yapanlar da.

Bu kadarına da pes dedirten, Halk Tv’de, Uğur Dündar’ın önderliğinde sözde sanatçı ve din adamı kisvesi altında makam mevki gözetmeksizin alenen hakaret ve küfürler…

Her şey ayan beyan ortadayken kısacası bütün bu olanları gördüğün halde oyunu kullanmıyorsan sözün bittiği yerdesin. Sakın ola ki bir oydan ne olur gafletine düşmeyesin.

7 Haziran seçimlerinde  Belçika’da senin gibi düşünen 90 bin kişi olduğunu da unutma..!

Yurtdışında kullanılan oylar 81 ile dağıtılıyor ve senin ne olur dediğin ”Bir oyla” bir milletvekili çıkıyor. O bir milletvekilinin Ülkemize “siyasi istikrar” getirebileceğini sen düşün.

Soğuk-Sıcak, Yakın-Uzak, kalabalık bahanesi üretmeyin.

OYUNUZU KULLANIN…
SON DÖRT GÜN KALDI…
HAYDİ SANDIĞA…

DİYANET POLEMİĞİ

2014 Cumhurbaşkanlığı, 7 Haziran Genel Seçimler derken şimdi de erken seçimler öncesinde geleneksel hale gelen Diyanet tartışmaları tekrar gündeme oturdu.

Diyanet’e bağlı camilerimizin siyasete alet edildiği, Ak Parti seçim afişleri ile donatıldığı söyleniyor..!!

Diğer taraftan vatandaşlarımızı sandıklara taşımak için otobüslerin camilerden hareket etmesi bazı kurumları rahatsız etmiş.

Bu tür iddaaların hiçbir tutarlılığı olmadığı gibi, kişilerin kendi başarısızlıklarını örtmek için ortaya atılan algı yaratmaya yönelik açıklamalardır.

Bu otobüslerle Ak Parti’li, Mhp’li ve Chp’li olmak üzere, kimeyi ayırt etmeksizin herkes oy kullanacağı yere taşındı ve taşınmaya devam ediyor.

Cami imamları kürsüden ve minberden herhangi bir siyasi parti ismi zikretmeden  duyurdular ve ben buna şahidim.

Menfi bir olay yaşanmış olabilir, bu olayıda kurumun üzerine yıkmak abesle iştigaldir.

Diğer taraftan, herhangi bir siyasi partinin mensubu bir caminin lokalinde vatandaşlarımızla hasbihal etmesini camilerimiz siyasete alet ediliyor algısı yaratmanın amacı nedir ve neden rahatsiz oluyoruz.

Acaba bu iddaları ortaya atanlar, Belçika yerel ve genel seçimlerinde cami lokallerinde boy gösteren Belçikalı siyesetçileri görmüyorlar mı? Cami önlerinde afiş ve bildiri dağıtanları hatırlamıyorlar mı?

O zaman şunu hatırlatmak gerek; Belçikalı siyasetçilere kapı açık, camide siyaset serbest.

Varlığımızın sebebi olan ülkemizin Türk siyasetinin temsilcilerine kapalıyız ve camiler siyasete alet ediliyor diye kendini yırt.

Geçiniz bu işleri…
Kimseyide aptal yerine koymayın…
Biraz ciddi olun…

MEKTUP POLEMİĞİ.

Diğer Avrupa ülkeleri için bir şey söyleyemem. Lakin Belçika’da yaşayan herkes bu mektup işine aşina.

Belçika yerel ve genel seçimlerinde bir ay boyunca üstünde ismimiz ve adresimizin yazılı olduğu, içlerinde parti bildirisi olan yüzlerce mektup alırız.

Hiç kimse de çıkıp benim kişilik haklarıma saldırı oluyor.

Adresime nasıl ulaştılar vs  diyerek Belçika’yı AİM’ne  şikayet etmedikleri gibi kimse de gündeme getirmiyor.

Kısacası Belçika’da kendi ülkesini şikayet edecek kadar alçalan insanlar olmadiğı için “mektup” polemiği yaşamıyoruz.

İşine gelmiyorsa direk çöpe atarsın.

Konu salt Ak Parti düşmanlığı olduğu için, Başbakanımız Davutoğlu’nun Avrupalı seçmenlere gönderdiği “mektubu” elbette birileri bir yerlere şikayet edecek.
Şikayet edilmesi için vatandaşlar teşvik edilecek yol gösterilecek.

….

Başta da dediğimiz gibi, “Her şey ortada”

Bu oyunu bozmak için OYUNUZU kullanın..

Saygılar…

Faruk YILMAZ

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.