Kısa bir süre önce UETD Belçika’da (Avrupa Türk Demokratlar Birliği) meydana gelen iç sıkıntılar nedeniyle görevden alınan eski yöneticiler, mevcut yönetime karşı yaylım ateşinde bulundular.
Yapılan yemekli toplantıda grup adına söz alan UETD Belçika Ekonomi’den sorumlu eski başkanı Erol Top, basına yaptığı konuşmada, gereksiz yere görevden alındıklarını açıkladı ve kirli, bilinçsiz, seviyesiz ve bir çıkar tablosu karşısında bir basın açıklaması yapmak zorunda olduklarının farkına vardıklarını ifade etti.
Karanlık menfaat ve çıkar ilişkilerine karşı mücadele ettikleri için tasfiye edildiklerini savunan Erol Top, dik durdukları için hain ilan edildiklerini vurguladı ve ilkeli duruşlarını devam ettireceklerinin altını çizdi.
İşte basın bildirisinin tam metni:
Bilindiği üzere, 02 aralık 2014 tarihinde Uetd Belçika’nın 6 Şubesi tüm birimleri ile gereksiz bir şekilde tasfiye edilmişti. 2 bölge başkanı ve 4 bölge yönetim kurulu üyesi görevden alınmıştı. Bu da takriben 150 kisiye denk geliyor. Bu haksız ve gereksiz mudaheleden sonra Uetd yönetimi durumu “içimizde temizlik yaptık” diyerek geçiştirmiştir. Sadece halis bir dava şuuru ile yapmış olduğumuz düzeltmeler ve özeleştirilerden dolayı böyle bir durum ile karşı karşıya kaldık. Bizler bir davaya gönül vermiş kardeş olarak icinde bulunmuş olduğumuz kirli, bilinçsiz, seviyesiz ve bu çıkar tablosu karşısında böyle bir basın acıklamasını yapmak zorunda olduğumuzun farkına vardık.
Bizler her zaman temiz ve sağlam bir dava adamı olmanın gerektirdiği gibi rahatsızlıklarımızı dile getirdik ve getirmeye devam edeceğiz, gerçek manada bir yöneticinin yapması gereken eğer mümkünse daha iyi hizmete yönlendirmek, icerideki sıkıntıları gidermek, ve hataları bir özeleştiri olarak üstlere aktarmak. Bütün bu doğal olarak yapmamız gerekenleri yaparak üstteki yöneticiler cıkarlarına dokunuldu diye dinleme ve Uetd’ye hizmeti artırma yerine, susturup bir kenara atarak aynı zamanda Uetd’ye hizmeti kısırlaştırmışdır. Uetd yönetimi, içine düşmüş olduğu çıkmazın bir göstergesi olarak paralel yapı ile mücadele edememiştir tam aksine paralel yapının en önemli isimlerini içine almış ve yüksek düzeyde görevler vermiştir. Aynı zamanda Uetd sadece Türkiye den gelen milletvekilleri ve bakanlarla ilgilenmek için elbet kurulmamıştır, beraber resim cekip ve faaliyet olarak göstermek için hiç değil. Toplumsal, siyasal ve ekomik dallarında maalesef bu güne kadar el ile tutulur bir tane örnek gösterecek calışma olmamıştır, Uetd’nin ana hedeflerinden birisi temsiliyettir maalesef buradada Uetd cok zayıf bir stk olarak sınıfta kalmıştır. Uetd içerisine dava aşkı ile hizmet için giren arkadaşlardan bir çoğu zamanla bu eksikliğin farkına vardılar ve yukarıda belirtmiş olduğumuz gibi gereken adımları atmışlardır fakat buradada yapmak ve düzeltmek isteyen yöneticilerinde bir şekilde önlerine engel çıkararak üstü örtülmüstür.
Buna bir örnekte düzenlenmiş olan “YAŞAMA BİR ADIM” adı altında düzenlenen tekerlekli sandelye projesidir, bu kapsamda Genk’de düzenlenen tiyatro gösterisini şubenin fes edildiği gerekçesiyle (Uetd’nin kendi etkinliği idi) kimseye bir açıklama yapmadan facebook sayfalarından bu gösterinin iptal edildiğini duyurmaları ve etkinliği durdurmalarıdır bunun yanı sıra insanlara teker teker mesaj gönderip telefon etmeleri kesinlikle etkinliğe katılmayın diye çaba göstermeleri ne seviyede insanlar olduklarını kanıtlıyorlar, devlet erkanından gelecek olan bir yetkiliyi arayip etkinlik iptal edildi diye yoldan çevirmeleride ayrı bir skandaldır, 2 ayı aşkın bir süredir satılan biletler olmasına rağmen bu şekilde pervasız bir hareket içine giren bu kurum yetkilileri bilet alan yüzlerce insanı yüz üstü bırakmayı göze alıyor.
Bir diğer örnekse Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşanmıştır, UETD Belgium başkanı tüm seçim çalışması boyunca görevinin başında durmayıp bu süreyi Türkiye’de geçirmesidir, teşkilatına bu konu sorulduğunda hiç bir çalişma gösteremeyip tek yaptıgı antalya bölgesinden göndermiş olduğu kisa şortla oy kullandığının resmi olmuştur, bunu şöylede düşünebiliriz Cumhurbaşkanlığı seçimi oluyor ve X şehrin il başkanı bu süreçte tatile çıkıyor ve calışmalara katılmıyor ama bunu sorgulayan kimse olmuyor.
Kurumsal olarak yönetim tamamen mahalle kahvesi tarzında bir oluşuma dönmüş, toplantı adabı ve işleyişi diye birşey kalmamış, alınan yada alınması gereken önemli kararlar tamamen çelik çomak oyunu gibi toplantılarda alınmıştır. Bir şube başkanına uetd başkanının söylediği şu sözler içine düştükleri hezeyanı kanıtlar nitelikte “senin şuben çok güçlü bizi al aşağı ederler şubeni fes et cahil insanlardan ve somaj’cı insanlardan oluştur zamanları olsun istediğimiz yere sürelim”. Zira bu şube akademisyenler ve universitelilerden oluşuyordu. Biz bu işleyişin gidişatına düzen getirmek istedik.
Kısacası byk’da olan arkadaşlarımız, uetd’nin bir STK olduğunu unutmayıp bu şekilde davranmasını defaatle istemiş fakat her defasında olumsuz cevap verilmiş ya da düşünceleri değer görememiştir. Yetenekli, kapasiteli ve bilgili insanlardan korkulmuş onları geri plana atıp, yanlarına, onları sadece destekleyip bağıran çağıran seviyesiz insanları almışlardır. Bizler buna karşı tavır sergiledik.
Değerli dostlar, bir STK yönetmek, toplumu tanımak ve onunla iç içe davranmaktan geçer. Eğer ki siz kendinizi toplumdan üstün görürseniz, size karşı elbette birileri olacaktır. Bizler ilkesel bir duruş sergileyerek onların bu düzenine karşı çıktık, sahte dostluklarına yalancı konuşmalarına, karanlık menfaat ve çıkar ilişkilerine karşı mücadele ettik. Şimdi bu mücadelemiz, Uetd’nin dışındada devam ediyor. Hedef ve amaçımız toplumumuza nasıl daha güzel hizmet vermek olacaktır. Devletimizin düşmanları ile asla ve asla aynı ortamda olmayacağız onlarla karanlık ilişkiler kuran bütün kurumlara ve kişilerede tepkimizi vereceğiz.
Avrupada yaşayan insanımıza hizmet veren STK sadece uetd değildir bunun bilinmesi gerekir. Kendilerine böyle bir Misyon atfedenler, her alanda olduğu gibi buradada hayal kırıklığına ugrayacaklardır. Bizler birilerinin maşa’si olmayı istemediğimiz için hain ilan edildik, bizler projeler üretelim topluma faydamiz olsun dediğimiz için hain ilan edildik, bizler düşüncelerimizi korkusuzca insanların yüzlerine söylediğimiz için hain ilan edildik, bizler karanlık güçlerin ve menfaat ilişkilerinin oyuncağı olmadığımız için hain ilan edildik. Kısacası bizler, eğilmiş bir avuç kadar insanın içinde DIK DURDUĞUMUZ için hain ilan edildik. Edenler aslında kendilerini hain ilan ettiler. Çünkü biz Hak mücadelesinde tarafimizi belli ettik ve bunu bilen en Yüce makamda Cenabı Allah’tır. Gönlümüz ve fikrimiz gayet rahat ve hiçbir pislik bulaşmadan tertemiz bir şekilde ayrıldık. Pis derenin içindeki kurbağa gibi kendimizi oranın kralı sanmadık. İlkeli duruşumuzu her daim devam ettireceğimizden ve yeni oluşumlarla halkımıza en güzel hizmeti vereceğimiz’den kimsenin şüphesi olmasın. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyoruz. Allaha emanet olunuz.
Haber/Fotoğraflar: Cafer Yıldırımer