Schaerbeek Belediye Meclis Üyesi Emin Özkara (PS), Schaerbeek Belediye Meclis oturumunda söz alarak, Belediye başkanı Bernard Clerfayt’e (FDF) Nasrettin Hoca heykelinin restorasyonu hakkında sorular sordu.
Sözlerine Nasrettin Hoca hakkında birkaç bilgi sunarak başlayan Milletvekili Özkara, Nasrettin Hoca’nın eşeğe ters binme hikayesinin anlattı ve herkesi Nasrettin Hoca konusunda saygılı olmaya davet etti.
Dokuz senedir restorasyona uğramayan heykelin, Facebook’ta bir eylem sonucu tekrar gündeme gelmesini de ayrıca şaşırtıcı bulan halkın seçilmiş adamı Emin Özkara, kolu kopmuş, tesbihi yok olmuş, eşeğinin kuyruğu koparılmış ve ayağı yakılmış bir heykel’in Schaerbeek topraklarının üzerinde olmasına rağmen belediye konseyinin hala herhangi bir karar almamasına ve bir eylemde bulunmamasına bir anlam veremediğini ifade etti.
“Belediye Başkan Yardımcısı Sadık Köksal’ın, 2010 yılında, yerel basında yer alan bir imza kapanyasına destek verip, onca sene durumda hiçbir değişiklik olmaması da oldukça üzücüdür” şeklinde konuşan Brüksel Bölgesi Parlementosu Başkanvekili Emin Özkara’ya göre “Bazılarının sadece şov peşinde olduğu ortada olsa da, Nasrettin Hoca heykeli Türk toplumu için ne kadar önemli bir sembol olduğunu söylemek gereksizdir. Bu heykel’in de bakımı Belçika-Türkiye ilişkilerine duyduğumuz saygıdan ötürü gelmetedir” dedi.
2005 yılında, Türkiye Turizm ve Kültür Bakanlığı tarafından Belçika-Türkiye dostluğunun bir göstergesi olarak hibe edilen bir hediyeye sahip çıkılması lafta kalmayıp, faal olarak gerçekleşmesi gerektiğini vurgulayan Özkara, heykelin her zarara uğradığında, bu zararın giderilmesi için Türkiye’den yardım beklenmesinin de Schaerbeek Belediyesi’nin yansıttığı imajı oldukça zedeleyeceğinden kuşkusu olmadığını dile getirerek, “Belediyemize her hibe edilen hediye için bakımı ve güvenliğini hep başkalarına mı atacağız? Ne kadar amatörce bir yönetim şeklidir bu?” gibilerinden sorular sordu.
Belediye Başkanı Bernard Clerfayt’ye sunduğu önergede birkaç soru daha sordu :
Belediye’nin kültürel mirasını koruma zorunluluğu dışında, bu Türkiye-Belçika dostluk hediyesini korumanın ahlaki bir yükümlülüğü yok mudur?
Belediye’nin bu konuyla ilginlenmesinin bunca zaman almasının geçerli nedenleri var mıdır?
Restorasyon düşünür müsünüz?
Ne kadar zamanda müdahale edilebilinir?
Farklı bir yere alınma ihtimali var mıdır? Rotterdam şehrindeki gibi bir bir park’ta gölün kenarına konabilinir mi?
Meclis oturumunda, yetkili Belediya Başkan Yardımcısı Frederic Nimal’ın cevaplarını dinleyip karşılıklı saygı çerçevesinde kendi fikirlerini savunan Milletvekili Emin Özkara, Sait Köse ve Sadık Köksal’a da bir takım eleştiriler yöneltti. Yetkili olmayıp, yerel basına verdiği demeçlerde tutarsızlık olduğunu ifade eden Özkara, şöyle konuştu:
“Türk basınında çıkan haberlerde, Sait Köse heykelin bulunduğu alanda, mobese kamerasının yönünün değiştirilmiş olduğundan bahsediyor. Yönünü tekrar doğru yere çevirmek, Nasrettin Hoca heykelimizi korumasında hem ucuz, hem de en kolay koruma yönetimidir. Sizden kendi ifadenizle 24 saat heykelin başında nöbet tutmanız beklenmiyor. Yetkili olduğunuz, asıl çalışmalarınızla ilgilenmeniz bekleniyor. Ne şaşırtıcıdır ki, benim soru önergesi sunduğumdan bir gün sonra, daha konu meclise bile taşınamadan, hakim ve yetkili olmadıkları bir konu hakkında basın açıklaması yapıyorlar. Nasrettin Hoca hikayelerini aratmayacak kadar absürt bir durum bu.”
Emin Özkara, muhalefette olmasına rağmen heykelin restorasyonu konusunda gerek Türk derneklerinde, gerekse varlıklı vatandaşlar tarafından ilgi görmediğininden dolayı özel fon bulunamadığından yakınan Sadık Köksal ve Frederic Nimal’a, kendisinin 1996’dan bu yana hizmet veren ve gerek Türk belediye başkan yardımcılarının gerekse belediye Konseyinin de çok iyi tanıdığı, en eski, faal ve köklü derneklerden olan Eyad derneği Başkanı Metin Edeer’in bu restorasyon konusunda destek olabileceğini söylediğini belirtti. Başka restorasyonlar için fon bulup, konu Türk heykeline gelince fon bulamamaların da ayrıca hayret verici bir durum olduğunu söyledi.