Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği, 18 Mart Şehitleri Anma Günü vesilesiyle, Belçika Diyanet Vakfı Genel Merkezi’nde bir anma programı düzenledi.
Çanakkale Şehitleri ile yurtdışında görevli oldukları sırada menfur saldırılara uğrayarak şehit edilen Diplomatlar ve șehit düşen diğer kamu görevlileri olmak üzere, Tüm Şehitlerin anıldığı program, bir dakikalık saygı durușu ve ardından okunan İstiklal Marșı’mız ile bașlatıldı.
Aylin Erdem’in sunduğu programa, TC Brüksel Büyükelçisi Mehmet Hakan Olcay, AB Nezdinde Büyükelçi Selim Yenel, Müsteşar Oya Yazar Turan, Brüksel Başkonsolosu Ali Barış Ulusoy, Eğitim Müşaviri Sinan Ada, Din hizmetleri müşaviri Prof Dr. Halefi Keskin, Basın Müşaviri Veysel Filiz, Emniyet müşaviri Hüseyin Tunçoğlu, Ticaret Müşaviri Orhan Ercan, Sosyal güvenlik müşaviri Metin Tosun, Ab bakanlığı müsteşarı Fatih Hasdemir, Askeri Ateşe Kurmay Albay Hayrettin Yılmaz,Konsolos Sarp Erzi, Muavin Konsolos Gizem Sevim Türkgenci, Kuvvet Komutanları, sivil toplum kurulușları temsilcileri ve çok sayıda vatandaș katıldı.
Günün önemine binaen bir konușma yapan Büyükelçisi Olcay, “Bugün ülkemizin bağımsızlığı ve bütünlüğünün korunması, yurdumuzda huzur ve güvenliğin sağlanması, ulusal çıkarlarımızın savunulması ve Devletimizin temsil edilmesi için canlarını feda eden tüm șehitlerimizi saygı, rahmet ve gönül borcuyla anmak için bir araya geldik” diye konuștu.
Asala ve Ermeni terörüne kurban verilen șehit diplomatların anılarını her daim kalplerinde yașatacaklarını ifade eden Büyükelçi, konușmasının devamında, “Aziz șehitlerimizin bizlere bıraktığı bu değerli mirası her ne olursa olsun koruyacağız. Bunun için ruhumuzu muhafaza ederek ülkemizi yüceltmeye yönelik çabalarımızı kesintisiz biçimde sürdürmemiz gerekmektedir” dedi.
Daha sonra sinevizyon eşliğinde ‘Çanakkale Zaferi’ni anlatan Askeri Ateşe Kurmay Albay Hayrettin Yılmaz, Çanakkale Zaferi’nin ihtilaf devletlerinin azamet ve gururlarını kırdığını belirtti ve sömürge altında bulunan ülkeleri ise bağımsızlık hareketlerine güç verdiğini vurguladı.
Albay Yılmaz, “Çanakkale’de kazanılan zaferlerin modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulușuna kadar ki girișmelerin kaynağı olduğuda bir gerçektir. Çanakkale bir coğrafya adıdır. Türk yurdunun Batı’ya açılan kapısıdır. Ama tarihte Çanakkale adının üç anlamı vardır. Bunlardan birincisi ‘Geçilmez’, ikincisi askerlik tarihinin en bașarılı savunması, üçüncüsü ise Türk ulusunun kahramanlığının șașmaz bir kanıtıdır” diye devam etti.
Programın ilerleyen bölümünde, Dila Doğan “Dur Yolcu” isimli șiiri okudu, Emine Deniz öğretmenin öğrencileri “Mehmet Șehit Oldu” isimli oratoryo gösterisini sunduler ve Büyükelçilik çalışanı Özgür Taşlıarmut “Çanakkale İçinde Vurdular Beni” ile “Çanakkale Bugün Toz İle Duman” türkülerini seslendirdi.
Haber/Fotoğraflar: Cafer Yıldırımer